...
Sabahın kuş seslerine kulak kesildiği
Ve ufukların
göğün omuzlarına gecenin ağırlığını yüklediği zamanlarda
Gözlerimin en derinlerinde ömrümün bütün nabız atışları
İçimin senden münhasır sızılarına
saygı duruşunda el pençe divan susuyor
Sen bilmiyorsun
Okyanusların bulutlara taşıdığı buhar nispetinde
tükürük bezlerini hercümerç ediyor nefesim
Ağır aksak hayata tutunan göz kapaklarım
aynı yastığa baş koyan acının yapışkan siyam ikizi
Saçlarım
kurumuş yaprakların su üstünde kulaç atışına emsal
bir bir düşüyor yazgımın karasına
Sen görmüyorsun
Ruhumun enkazında yaşam savaşı veren
adıma kurduğun cümleler
Ketum bir feryatla ciğerlerime açılan soluğumda
kronik yorgunluğa ameleliğe yelteniyor
Desibeli kulakları sağır eden
zat-ı halime iç sövgülerimle
Usum toz duman
Sen duymuyorsun
Topuklarının gidiş izlerinden yüzüme sırtını dönen
dozu yüksek sızılarımla
Meczub kör ve sağırım kendime
Duymuyor görmüyor akıl erdiremiyorum
Ah sızım
Sızımsın
Sen duymuyor görmüyor bilmiyorsun
Kayıt Tarihi : 26.9.2019 09:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!