Ah nenem
Beyaz sabundan daha beyaz başörtüsü
Ve beyaz sabun kokusuyla nur yüzlüm
Seni de yittim bu garip dünyada
Sofu anam beni sensiz koydun
Ruhum sıkılırdı ya zamanlı zamansız
Aklıma düşünce iyiden iyiye o vicdansız
Sokulurdum usulca sana
Diz çökerdim tek hece etmeden yanı başına
Açardın o Yüce Kitabı
Okurdun Yasin-i Şerif
Ağlardım sen okudukça, sarsıla sarsıla
Hıçkıra hıçkıra
Açılırdım
Kur’an bitince elini başıma koyardın
Bükük boynun gibi bükük
Ve artık sakat işaret parmağının olduğu
Mübarek sağ elini
Okşardın başımı, ben utanır utanır
Yer yarılıp da içine girer yüzüne bakamazdım
Ah nenem
Güllerden daha gül yüzü
Ve gülmemiş yüzüyle sabır abidem
Hiç aksatmadın namazını
Ve ne zaman gelsem okurdun Mübarek Kitab’ını
Tespihin elinden, zikrin dilinden düşmezdi
Sofu anam
Bana sen öğretmiştin o kadim lisanı
Ben şimdi nasıl yaparım
Ruhunun infiallerinde kime koşarım
Bayramlarda yaptığın kadayıfı ve
Senden gayrı kimselerin bilmediği
O hamur tatlısının tadını nerede bulurum
Cenazende bile olamadım büyük anam
Tabutunu kır adımlayamadım
Son nefesini vermeden bir yudum zemzemi
Elimle sana sunamadım
Son kez o mübarek eline
Nur alnına son buse koyamadım
Kaderimde sana kavuşmak
Ebu Turaba gibi yazılmış
Sen yerine toprağına mı el yüz vuracakmışım
Ah nenem
Beyaz sabundan daha beyaz başörtüsü
Ve beyaz sabun kokusuyla nur yüzlüm
Kayıt Tarihi : 3.4.2007 10:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölümün acısını hissettim en acı bir biçimde ve gözlerim dolar bu şiiri gördüğümde bile
TÜM YORUMLAR (1)