Ah Mazi Şiiri - Erol Gürcan

Erol Gürcan
5

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ah Mazi

Beni,
Açlığına yenilip
Ekmek karnesinin son yaprağı gibi
Kesip çıkardın ya hayatından
O günden beri,
Ağır dönüyor çarkları zamanın.

Hüzün bandralı
O hayalet gemi
Çıkmıyor karasularımdan
Kum saati sensizlikler,
Tüketti beni.

Yine kapattı yüzüme kapılarını
İstanbul
Ah…Ölsem

Şimdi ben,
Baltalimanı’nda
Söndürülmüş bir fener.
Senin için sarhoştum
Üstüme üstüme kapatıldı
Tekmil kadehler

Anıların Müslüman Yeşili,
Loş ormanlarında
Sığındığım
Neftî bir çınar gölgesi
Ah, mazi

Teşrin Kamer bin üç yüz kırk yedi
Yaz geceleri
Mastika, midye dolması, ut, sandal
Karcihar köçekçeler, körfezde kahkahalar
Sonra
Mirasyedi geceleri teyellediğimiz
Yorgun sabahlar

Mazi,
Levanten birahanelerde buluştuğum
İkindili kızım
Yeşil erik tadında
Çabucak seviştiğimiz
Yasak kokardı, dudağımda

Nerdeyim,
Nasılım,
Kiminleyim şimdi?
İçimde döküyor her bahar
Korku
Çiçeklerini

Yıl bin dokuz yüz yetmiş yedi
Gün isteme benden
Yer, Madam Rozalie’nin
Buhurdan kokulu evi
Ve ben hep
Perme perişan giriyorum odama
Köşesine yaslanmaktan emekli
Kırık dökük bir Rus piyanosu
Sararmış tozlu notalar
Şunlar, bunlar
Bir arya düşmüş yerlere
Karışmış gazellere

Ve senden bana
Verem rengi bir mektup
Köşesinde yeni yazı bir not
“Cumartesi iki otuzda bekle” diyor
Hafta yedi kollu bir şamdan
Tarih yok.

Sonra,
Diyorum ki kendi kendime
İşgâl Kuvvetleri gibi
Yalnızlık
Sarmış içimdeki İstanbul’umu
Bu zalim kararsızlık
Bir gün, geldiği gibi gidecek
İçmesem şu sigarayı
Gurbet içime çökecek

Ah mazi
Şimdi siyah beyaz bir film şeridi
Taş plaklardan sesleniyor anılarıma
Yorgun, uykulu sesiyle
Hafız Burhan
Dersaadet’de Sabah Ezanları
Fena Halde Leman
Yaraya Tuz Basmak için
Henüz uyumamıştır
Attila İlhan

Mermer bir mabetteyim
Soğuk.
Vakitsiz girilmiyor
Yasak.
Çirkin ayakların yıkandığı
Kırılgan tavırlı şadırvan
Başımı koyup uyuyacağım
Şuralarda bir yerlerde
Bir Sezen Aksu şarkısı bulsam

Yıl bindokuzyüzdoksandokuz
Yazarken ne kadar uzun
Yaşarken
Yanıp sönmesi bir yıldızın
Sular ne kadar soğuk
İstanbul ne çok yabancı

Şimdi ben
Ahırkapı önlerinde
Hacizli bir gemi
Artık git bile demiyor
Kibarlığından İstanbul
Yoksa
Böyle beklemek ayıp
Oysa
Gideceğim limanlar kayıp

Atakoğlu Fahir Bey
Bir SÜRGÜN bestesi yapsan
Sen,
Parmak izi bırakma yeter
Çalarken piyanonu
Ben de mazimi çalsam
Zamanın müzesinden
Çalınır mı, çalınır
…Ah Mazi

Erol Gürcan
Kayıt Tarihi : 9.6.2008 01:57:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Erol Gürcan