Evimde beslediğim bir kaplanım var idi;
Kanaat sahibiydi, ne bulursa yer idi.
Heybetlice beklerdi önünde kapımızın,
Geçmesi imkansızdı, haşeratın, hırsızın.
Çevik ve cevval idi, adını koyduk Mansız,
Yılanlar hapse girdi, kertenkeleler cansız…
Boyunun iki katı hayvanları yenerdi,
Fare yakaladı mı, bıyıkları gülerdi!
Fark etmez onun için, yazdır, bahardır, kıştır;
İki yılda en az bin, fare yakalamıştır!
Fino köpeklerinin, korkulu rüyasıydı;
Yılanları öldürmek, en büyük sevdasıydı…
Öyle zarif, öyle hoş, güzel patileri var;
Mazluma pamuk gibi, zalime gürz-ü kahhâr!
Daima en müstesna damak tadıdır kuşlar:
Çalılar arasına ağ gerer, tuzak kurar!
Sadakat mevzuunda; azami heyecanlı;
Evimin çevresinde, koymazdı başka canlı!
Tüyleri siyah-beyaz; ne ufak, ne iriydi;
Bizim için özeldi, aileden biriydi!
Hanemin yakınında bir karaltı görmüştüm;
Elime kürek alıp, hemen peşine düştüm!
Gördüğüm mahlûk meğer, bir lağım faresiymiş;
Adeta aslan kadar, kanguru postu giymiş!
O kadar korkunçtu ki, Jordan derler ismine;
Mansız’ı yakalamış, almıştı pençesine!
Artık olmayacaktı, bekçisi yuvamızın;
Ağlattı hepimizi âkibeti Mansız’ın!
Kayıt Tarihi : 8.5.2008 15:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yem ederler arslanı farelere..
baki selam şiire devam..
benim pamuk usluydu, akıllıydı..
yaşlılıktan öldü..törenle gömdüm(!)
ağladım..çocuktum..
büyüyünce hemen şiir yazdım hakkında..
selam ve muhabbetle.
Yüreğinize sağlık...
.
Sevginin büyüğü de
küçüğüde makbuldür derler...
.
TEBRİKLER...
.
TÜM YORUMLAR (4)