AH GARİP KÖYÜM
Yıkıldı evlerin kurudu bagın.
Nererede sürülerin. söyle bozdagım.
Köprü utanıyor. kupkuru çayın.
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Arar oldum yeşilini sarını
Çiçek solmuş barindirmaz arını
Gurbetçiler döker sana kârını
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Emişirdi kuzuların koyunla
Coşar idik halay ile oyunla
Övünürdük sülalenle soyunla
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Meyve bahçelerin çok cömert idi
Bakmadık ne acı tırtıllar yedi
Göçünü yükleyen sen de gel dedi
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Ilcağı yok ettik sildik tarihten
İnek koyun keçi kesildi sütten
Tat alamaz olduk sucuktan etten
Yavaş yavaş geçen ah garip köyüm
Duyunca adını titrerdi içim
Gelde bir bak hele şimdi ne biçim
Ne otunda otluk ne çiminde çim
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Dizilirdi etler sicim iplere
Kuru üzümü doldururduk ceplere
Pekmezleri sıraladık küplere
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Leylekler inerdi çukur çimene
Atlar yayılırdı, kimin kime ne ?
Cingillere yogurt koyardi nene
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Çal YILMAZ'ım ayrılıktan türkü çal
Var kaya başında bir gün daha kal
Elbette ki sonun musalla ve sal
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm.
22.10.2009
Yılmaz Keçeci
Kayıt Tarihi : 7.8.2020 21:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Coşar idik halay ile oyunla
Övünürdük sülalenle soyunla
Yavaş yavaş göçen ah garip köyüm
Köyden geldik köyümüzü unutamadık bir türlü gurbet bizi bağladı
yaşam mücadelesi hayat zor şartlar zor köyümüz memleketimiz
hep aklımızda anlamlı dertli bir şiir olmuş tebrik ederim
Yılmaz Keçeci bey selamlar saygılar sunuyorum
TÜM YORUMLAR (1)