Bir Eylül sabahıydı yine
Yıl 1980
Ve Devamında gelen sancılı yıllar
Uyandım uykumdan
Etraf yangın kırmızısıydı
Umutlar körelmiş
Karanlık zindan
Paslı kilit
Ve soğuk duvarlar oluşmuştu yaşamlarımızda
Hınca hınç Öfkeyle besliyorduk düşlerimizi
Fakat iliklerimize kadar açtık
Çıplaktık baştan ayağıya
Yinede baş eğmedik
İte kurda çakala çıyana
Bir alaca Karanlığın şafağında vurulmuştu gençliğim
Canımı aldılar ecelsiz
Cansız kalmıştım
Umudun karanfiller açtığı
Newroz baharında
Tutmamıştım daha
Bir kızı elinden
Değmemişti dudaklarım
Yarin yanağına
Acıdan
Öfkeden
Ve cümle nasırlaşmış yaradan Başka birşey kalmamıştı payımıza
İşkencelerle seslendirdi
Cezaevine uzanan diyarbekir sokaklarında
Ve ardı ardına yankılanmalar duyulurdu her yerde
Türkçe konuş çok konuş
Ve biliyordum şimdi
Allah yoktu
Peygamber izindeydi
İnsanlık derin uykuda
Ses ver diyarbekir ses ver
Hala duvarlarında çığlıklar duyuluyor
Kan izi eksik olmuyor
Cehennem odalarından
Ne için ölüyoruz
Ne için katlediliyoruz
Ah Kemal'im pirim
Ah İbrahim'im sırdan ödün vermeyenim
Ah mazlumum
Özgürlüğe uçan alev Kanatlı Doğan'ım
Neden yaktın kendini
Neden feda ettin bu halka
O yürekli bedenini
Şimdi daha iyi anlıyorum
Ve sizlerin Tükenmez hırsıyla
Bende hırslanıyorum
İnanın çocuklar inanın
Günden güne kan kusuyorum..
Kayıt Tarihi : 13.6.2020 10:54:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Uğur Akbulak](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/06/13/ah-diyarbekir.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!