Zaman çok değişti Öküz, saban yok
Çift sürmeğe gelmez bizim uşaklar
Harmanınla düven, dirgen, yaban yok
Bayramlarda gülmez bizim uşaklar
Hafîfçe dokunsan gönül teline
Kızına dediğin gider geline
Kazma, kürek, Çekiç, keser, eline
Övendire almaz bizim uşaklar
Ne sürü davar var ne onu gütmek
Ne aktarmak bilir, ne nadas etmek
Gardaşının işi gardaşı ütmek
Tuman nedir bilmez bizim uşaklar
Dersen ana-baba de yavrum bakim
İltifata karşı, despotluk hâkim
Ebeveyni sorsan der ki: o da kim?
Ahd üzere kalmaz bizim uşaklar
Elinden tutarak seyrana çıksan
Hoşlanmaz önünde dizüstü çöksen
Gözünün önünden engeli çeksen
Sâadeti bulmaz bizim uşaklar
Başı bağrı açık, giymiyor ki don
Sitem ederekten desen ki bu son
Düşse yere elindeki telefon
Arayıpda bulmaz bizim uşaklar
Kimisi prenstir kimi prenses
Hepside seninle alırken nefes
Herbirinden ayrı, ayrı gelir ses
Doğru yoldan gelmez bizim uşaklar
Güneşi görünce şaşar apışır
İyi, güzel, doğru ile kapışır
Şeytanının dediğine yapışır
Tutuncada salmaz bizim uşaklar
Suç bizde efendi onlarda değil
Onlar bu zehr-i veren biziz bil
Secdeyle İlâhî huzûrda eğil
Sanırdın ki solmaz bizim uşaklar
İSLÂMİ sen söyle bu mudur hayât?
Onlar ter-ü taze ebeveyn bayat
Mancınığa koyup cehenneme at
Netsen iflâh olmaz bizim uşaklar
Kayıt Tarihi : 2.3.2021 13:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!