İsterdim ki nağmelerle gel
Dinginliğinde huzur bulacağım anda
Hava sıcak kavurucu bir bunalmışlık
sıcağına inat ;buz gibi kesmiş sarkıtlarım
Bak kaç sene oldu seninle tanışalı
Ilk ağustos şiirimi 2014’te yazmıştım
bu da bugüne nasipmiş
Yine yeni bir ahengin kayboluşuna..
Niye bu kadar hüzünlü senin evin
ne zaman getireceğim sana kucak dolusu çiçekleri
Sevinçle çığlıkları
Zaman kılıç gibidir sen onu kesmezsen o seni keser demişti hatırladın mı?
Ah etmene gerek yok insanız sonuçta
Yine senin bahçende yine 12 yıl sonra her şey aynı!
Seni ugurlamaya geldim
Bir daha yanına geldiğimde
görmek istemiyorum o sevimsiz suratını
Hayat madem bu kadar kısa
Her kelimem her anım Gülümseyen (o)nla kalsın
Hüznünden düşen son yaprağın olsun..
istemez tükensin artık Gözünde yaşın
Niye nedendir bilinmez bir aydınlık kaplı bakışların
Biliyorsun hiç ama hiçbir gün yanlışa saplanmadı yolum
Bu sefer başka ne gelirse Yar’dan Tek olandan..
Günah sandığın belki hakikatin olur
Kim kimse ; görmeye yetisi bile yoktur
Kimisi de ışığında gözleri kamaşır
Seyre dal gönül Kim bilir ne Nazendeler kavuşur
Ne bilirsin Ağustosun gidişi eylülü getirir
Bakarsın sımsıcak bir Ocak girer hayatına
Kayıt Tarihi : 26.8.2024 00:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Niye hayata bu kadar karamsar bakarız ki! Sen sen ol eğer hiçbir şey yolunda gitmiyorsa onca çabaya rağmen değişmiyorsa yoluna çıkan güzellikleri görmen gerekir bunun için çabandan ısrarından vazgeçip önüne bakman gerekir .. güle güle ağustos
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!