Elinde mendili köşe başında
Ağlayıp yaşını siliyor garip
Yüzü perişanca yara kaşında
Kanlı mendiliyle sarıyor garip
Yanındaki tasın kapağı kırık
Üstü, başı kirli yırtılmış arık
Dudakları şişmiş kaşları yarık
Çaresiz melhemin arıyor garip
Uzattım elimi kaydum başına
Parmaklarım değdi gözün yaşına
Sanki zehir katmış suyu aşına
Gözümün önünde eriyor garip
Sordum derdin nedir söyle ha bana
Başını salladı oyan bu yana
Elini yüzünde değdirdi kana
İnler sanki canın veriyor garip
Dedim nedir senin perişan halin
Yokmudur bir kimsen yatacak yerin
Baktı yüzlerime boş derin, derin
Sanki mazisini görüyor garip
Dedi evim, çocuk, eşim kaybettim
Senelerdir acı çektim sabrettim
Simdi ise felek'lere kahrettim
İnandım diyerek sövüyor garip
Tutupta kaldırdım onu yerinden
Kalkamıyor gibi agrır belinden
Bir of çekti sızlayarak derinden
Perişan canları yanıyor garip
Evime getirdim yıkadım yattı
Uyanınca gene derdin anlattı
Hazaniyim beni tekrar ağlattı
Belli kader diye kanıyor garip.
(h.hazani)
Kayıt Tarihi : 23.4.2024 19:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
( Sözün özünden dokunuslar siir kitabimdan )

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!