Ekilmeyen tarlalar,
Susuz kalan ovalar,
Arkı yıkılmış sular,
İçin, için ağlıyor.
Kabirlerde ölüler,
Başlarındaki taşlar,
Yosunlaşmış ağaçlar,
Eyvah! deyip ağlıyor.
Boşalan köyler ile,
Başı dumanlı dağlar,
Karun gibi zenginler,
Ve fakırlar ağlıyor...
Yıkılan değermenler,
Yeşeren menekşeler,
Kovanında arılar,
Bal yaparken ağlıyor.
Kapatılmış okullar,
Harap olmuş fırınlar,
Varsa kalan hayvanlar,
Köyde bize ağlıyor...
Cemaatsız camiler,
Ezansız minareler
İmamsız mihraplarla,
Kürsü, minber ağlıyor.
Dağ başında kardelen,
Saksıdaki fesleğen,
Seccadesinde ninem,
Evda anam ağlıyor...
Geceleyin yıldızlar,
Sabah öten horazlar,
Minicik karıncalar,
Kanaryalar ağlıyor.
Akan dereler ile,
Dolup taşan denizler,
Küçücük balıklarla,
Pınar sular ağlıyor.
Şairlerle, ozanlar,
Sade yazı yazanlar,
Mızraplar ile sazlar,
Kalem,defter ağlıyor..
Ak sakallı dedeler,
Nurlu yüzlü nineler,
Kundaktaki bebeler,
Dayı, bacı ağlıyor...
Zenginin huzuru yok.
Fakır zaten ağlıyor.
Kölüler şöyle dursun,
Şehirli de ağlıyor....
Bakıyorum etrafa:
Hemen herkes ağlıyor.
Yolcularla birlikte,
Hancılarda ağlıyor..
Bu şiiri yazarken,
Benim için sızlıyor,
Elimdeki kalemle,
Defterimde ağlıyor... 08.03.2006 almanya
Kayıt Tarihi : 20.5.2006 13:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!