Kent üşüyordu hayvanları, insanlarıyla yoksulca,
Ağlıyordu Venüs unutulmuşluğun soğuk taşlarında,
Aşk ta, namus ta alınıp satılıyordu kolayca,
Korku bıçağın keskin sırtı, bir namlunun ucunda.
Karnı deşilmiş bir canavarın dökülüyordu,
Neonlu caddelere, izbe sokaklara pisliği.
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,