Çeçenistan’dan göç yollarına düşen bir ana’nın feryatlı gözlerle oğluna seslenişi.
Savaşa hayır diye bağıran yürekleri titreten ana oğlunu çeçenistan'da bıraktıktan sonra vatanını savunması için yazdığı mektubu yaverlere vererek oğluna tez ulaşmasını, ister. Mücadeleci olaylardan sonra mektup oğluna ulaşır. Oğlu da mektubu aldıktan sonra anasına yazdığı mektubu yaverlere vererek gönderir, mektup anasına ulaşmadan oğul şehit düşer.
Oğul anasının mektubunu okumuştur.
Ne şehirler gördüm yıkık dökük ardımda bıraktığım
Yitik çocuklar gördüm,
Alınlarında savaş izleri,
Katledilmiş ne analar gördüm,
Beşikteki yavrusunu yalnız bırakan,
Delik deşik bedenler gördüm,
Elleri açık secdeye varan,
Ve oğul savaşın sonuna kadar dur yeter,
Yürekleri ürküten düzene son ver,
Bilmelisin ki kardeşlerinin nasıl göç yollarına düştüğünü,
Bende sürgünüm öz vatanımdan sürgün diye gelen,
Çeçen ya vatanımın toprağı,
Anaların feryatlı gözleri,
Yüreğimde ki kanayan yara,
Bırak çocuğu diye feryat eden gözler,
Vatan gidiyor oğul vatan,
Kanların yere düştüğünde sütüm sana helal,
Sen vatan oğlu, verme toprağını,
Ne başı belalı bir veremdir bu,
Bitmek bilmeyen bir cinayet bu,
Ağlama oğul gözü yaşlı bakma ne olur,
Allaha sığınak gözler hap kanar ya,
Çeçen ya yurdum,
Öz vatanımdan sürgünüm,
Öz vatanım yanar ya,
Ne bitmek bilmez mukadas savaş bu,
Bayraklar,
Toprağa düşen helal kanlar kadar,
Ne Mukaddes armağan o,
Toprak kul rengi bulutlar gibi,
Üzerinde at koşuşturduğumuz yaylalar nerede,
Ne ilk ne son savaş bu,
Rus moskofuna yenik düşmedi atan,
Ne olur verme toprağını,
Kurtulsun Mukaddes toprak,
Sen helal süt enmiş oğul,
Verme bir karış toprağını,
Anlasın Rus moskofu,
Anlasın çeçen ya Mukaddes bir toprak,
Öz vatanında ölen ana baba ocağı burası.
Der ana oğluna aynı gece oğlu şehit edilmiştir.
Gözü yaşlı anaya ulaşmıştır mektup, alır oğlunun mektubunu kokusunu çeker içine derin derin, oğluna zarar gelmemesi için vermiş olduğu muskayı zarfın içinde görür ve okumaya başlar.
Ana can ana öz vatanından ayrı öz vatanından gamlısın ya,
Ana ağlama sil inci tane gözlerini,
Ben şehit oğluyum,
Vatanımıza binlerce can feda ya,
Gözleme yolumu bekleme ana,
Kahpe kurşun alır beni mutlak yatağına,
Ana ellerim kınalı kurbanlık koç gibiyim ya,
Bende giderim Allah yoluna,
Mektubuma sarıl kokla ana,
Son bir kere dizinde salla,
Sonra unut beni ana.
Der molla Hüseyin o gece şehit düşmüştür, Molla Hüseyin den sora binlerce şehit vermiştir çeçen ya Rus moskofuna karşı ama ne son savaş olmuş ne ilk süre gelmiş savaşlar.
İmam şamille başlamış basayev, molla Hüseyin ve şimdi yeni şamillerle sürüyor.
Bir karış toprak için binlerce yıl suren savaş,
Çocuklara cehennemi öğreten bir hayat,
Savaşa hayır diyenler,
Çocuklara yaşam dolu bir gelecek bırakmak adına,
Duyurun sesinizi imam şamil molla Hüseyin gibi.
(15.02.2003)
Muhammet Faruk KocaKayıt Tarihi : 31.5.2005 13:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muhammet Faruk Koca](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/05/31/aglayan-cecenya.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!