Çok hüzünlendim birden / Boşuna hüzünlenme hiçden,
gözlerim dolu dolu şu an / Boşalt o gözleri içden,
dokunsan, dokunsalar ağlayacağım / Dokunayım da dökülsün biriken,
keşke; dokunsanda ağlasam / Dokunmakmı, okşamak var iken,
keşke; ....... olsanda ağlasam / Şefkat göster de geleyim,
keşke; ....... olsamda ağlasam/ Sende ağla bende ağlayayım,
kanatlarını ödünç verir misin / Gönlünü verde uçurayım,
gökyüzünde doyasıya, kanasıya uçmak istiyorum / Seni arz-ı Asumana gezdireyim,
ve sonra yorulmak / Bilirsin sevda da yorulmak yok.
çok uzaklarda, bir pencere kenarına konmak / gökyüzü bizim ya pencereye gerek yok.
seyretmek / Cennet var iken, faniye hacet yok.
seni/ Gönüller birleşince seyr etmeye gerek yok.
Sevda sevdalısına,
Aşık Mâşukına,
Bülbül Gülüne,
Hasta Doktoruna kavuştuktan sonra, bunların hiç birisine gerek yok ki sevgilim.
24/07/2010
Zeynel Açıkgöz
Zeynel AçıkgözKayıt Tarihi : 24.7.2010 12:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Şiir: uçsuz bucaksız sınırsız bir derya! Hepsi kendine
özgü, kendine has tıpkı bir kişilik gibi sanki... Yokken
mevcudiyeti bir anda doğar 'var' olur; tüm canlılar
misali...Şiir canlıdır-değildir bu ayrı bir tartışma
konusu fakat şiir, hissiyatımızın vücut bulmuş hâlidir;
etkisi-büyüsü gücü, herpimizin malûmu...
Şiir, yazarını ele veren bir taplo olsa da asla
sorgulanamaz - sorgulanmamalıdır; söz- hissiyar,
davranış sorgulansa da; şiir masumdur! Bu gerçek
üzerinden yazarız şiirlerimizi...
'Ağlasam'
Karşılıksız sevdanın/sevdaların ne denli çıkmaz
sokak, ne denli azap olduğu; 'dokunsalar
ağlayacağım' ifadesiyle; ruh hâli portresi çizilmekte.
Ağlamak! Ağlayabilmek, en insani hâl duyguların sel
olup taşmasına ramak... Rabb'imize sığındığımız an...
Şair; bu denli duygu yüklü bu denli lnce ruhlu,
hassas-kırılgan.. Böylesi duygusal bir yapıya sahip
olduğu, gayet net görülmekte...
Olaylardan etkilenme dereceniz; hissiyatinizin
derinliğiyle paralel gider.. kimisinin gülüp geçtiğine;
kimimiz gözyaşlarına boğuluruz... Bu denli duyarlı,
hissiyati derin kişilerde duygular; en dorukta yaşanır!
Hâl böyle olunca; dökülür mısralara; hiç kimselerle
paylaşılamayan duygular...
'Ağlasam'şiir'inden anlıyoruz ki;
Sevmeye sevilmeye hasret, sevginin yüceliğine
sevdalı, sevdanın öz'üne vakıf! Sevdasını laikiyle
paylaşıp vuslat bekleyen bir yürek lâkin 'mağrur'
sevgili, ne görür ne işitir, feryadı...
Serenat etse de bülbül, gül kendi havasında...
Bu yüzdendir telaşı bu yüzdendir acısı kederi; yanar
kavrulur hasretinden de, duyuramaz sesini... Bu
yüzden yaralı, bu yüzden boynu bükük hatta yetimdir
duyguları! İşte bu yüzdendir yüreğini sahiplenmesi,
ses- nefes vermesi, öz sevdasına... Bir kere
düşmeyegörsün yüreğe ateş! Derin iz'ler,
onulmazyaralar bırakır...
Bir arayış içinde, yeni diyarlara kanat çırpmak
isterken'sensiz de olur' diyor, seni sensiz de
yaşarım; hissetmek değil mi asıl hakikat! Sen
olmasan da; kanadında beni uçurmasan da olur!
Hissiyatın gücü, fiiliyatı örter' demeğe getiriyor ve
teselliyi ruhanî âlemde arıyor şair fakat bu ne denli
başarılır, ya da ne denli gerçekçidir; kabul görür mü
ruhumuzda, tartışılır... Ancak şairin bu yolda epey bir
mücadele verdiği görülmekte, İlâhi Âşk'a sığındığı
vurgusu yapılmakta... Fakat bu öyle kolay katedilecek
bir yol değildir, keskin virajlar, çıkmaz sokaklar ve
daha pekçok engeller... Ne yaparsanız yapın beşeri
duygular zaman zaman depreşir, yeniden başlar
savaşımlar direnmeler... Bu hâl gayet net görülmekte,
şiirde...
Şair; İlahi Âşk ile beşeri aşklar arasında kalmış gibi
görünse de aslında O, iki alanı da kuşatmak
gayretinde fakat mümkün olamıyor sesi yankı
bulmuyor...
Sahiplenilmeyen, mecra bulamayan dugularını
sahipleniyor ve asıl kaynağına öz mecrasına çekmeye
çalışıyor! lâkin her şeye rağmen gel-git'ler
yaşamaktan da kurtulamıyor zira insan fıtratı bu,
beşeri sevdalardan ayrıştıramazsınız...
Ağlasam''la hasbıhâl...
***************************
Metanet Yazıcı
Gerçek Dostlar Birliği
TÜM YORUMLAR (15)