AĞLAR AY BATARKEN YİTİK SEVDALAR
Senden uzak günlerimde
yol almaz gemilerim sevda koylarına
sıcak sularında yakomozlu tropical denizlerin,
Keskin güney yelleriyle
kanatılır karanfil dokunuşları
esrik ve sıcak, yabanıl ve ürkek duygularımın.
Bilmemki nasıl anlatmalı
bu on yeri on açmazlık yumağı olan
ve on yerinden on hançer yarası tomuran,
derin ve içli
ve de hesapsız-kitapsız çırpınışlarını
sonu gelmez,
deva bulmaz
ve yelken indirmez yürek atışlarımın.
Döküleydi günler önümüze
esrik bir romans görünümünde
yanıp tutuşarak,
Ay dolanaydı loş bir rüya gibi
bir uçtan ötekine gecelerimizi tül ışınlarla
ve ağlamamalıydı ay batarken ufuktan
birbirinden habersiz
uzak diyarların gecelerinde yitik sevdamız
bir yaz akşamındaki
yağmur altında bekleyen
sevgililer gibi
sessizce sarsılarak…
Ya da yalnız ve hüzünlü bir bozkır atlısınca
çatal yürek tatlı yorgunluk altında
uyurken biz serin bir güz gecesinde,
Sabahın cıvıltılarıyla karışmalıydı
lirik bir şarkı gibi düşlerimiz,
Doğa uyanırken yeni bir hareket mahşerine
karanlıklardan uzak
kollarımızda yükselmeliydi
şafağın gül yüzlü seherinde
mutluluk abidesi gökdelenler gibi
sonu gelmez sevinişlerimiz…
Senden uzak günlerimde
göğermez çimenler şehrimin bahçelerinde
Ve sararır bozkır hüzünlenişleriyle
ovalar, tepeler, bayırlar
Zıplamaz kangurular,
koala böğürtüleri sensiz gecelerimin bir yerlerinde
ve kukubara kahkahaları
bölmez serin akşamlarımızı kızarırken ufuklar
ağır bir günün bitişinin kutlanışı gibi
sıcak Şubat günlerinde.
Oysa çisil çisil ıslatmalıydı
silik düşler yaddigarı dağınık saçlarımızı
tan yeri ağarırken başlayan
sıcak yaz ağlayışları sevdalı bulutların,
Yeşil göğe ağmalıydı,
sular ayna gibi duru ve serin,
Yaşamın coşmasıdır bu kızıl karanfillim,
önü hiç alınamayan
ve sevdayla yoğrulup taşmasıdır
doğanın bütün güzelliklerinin…
Fakat kesildi akıntısı suların
esmedi yürekte sevgi meltemleri bir daha,
Kim bilir hangi öfke durağında takılıp kaldı
mutluluğu döşeyecek olan yolun düşleri
nasıl bir hiddetle koparılıp atıldı
gönülde açılmayı bekleyen güllerin
altın başlı bebeklerce gülüşleri
bir kara yüzlü sahibin yörüngesinde,
Sen hangi renk
tohumu ekersen ek
sevgi tapınağı göğüslerine,
Ben hep bahar sabahları gibi doğacağım
ayrılık ve ölüme inat, ışık saçan gözlerine.
29/5/’09
Melbourne
Kayıt Tarihi : 3.6.2009 10:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
güzel imgeler ve derin denizlerdi
tebrikle
çiçeği ekersen ek
sevgi tapınağı göğüslerine,
Ben hep bahar sabahları gibi doğacağım
Karanlık ve ölüme inat,ışık saçan gözlerine
Yürekte sevda dostluk şairimize doğayı tabiatı
masalımsı bir şekilde anlattırmış Mehmet bey
sevginiz dostluklarınız sonsuz olsun harikaydı.
Tebrikler Zerrin TAYFUR
ve sevdayla yoğrulup taşmasıdır doğanın bütün güzelliklerinin.
Kutlarım...
TÜM YORUMLAR (16)