Ağlamak Nedir Şiiri - Kutay Birdoğan

Tozlanmış raflardan çıkardım dün gece resmini
Oysa ki yakacaktım lafta birer birer hepsini
Sana olan şu sevdamın uzun ince ipini
Kesemeyip de ağlamak nedir bilir misin

Hıçkırarak uyandığım günler geldi aklıma
Senin sayende kalmadım mı ben bir başıma
Doğru söyle geldim mi aklına Allah aşkına
Hatırlanmayıp ağlamak nedir bilir misin

Bin bir günaha girdim yokluğunda duydun mu
Merak edipte bir gün soruşturup sordun mu
Sen kendini bir gün benim yerime koydun mu
Suçluymuş gibi ağlamak nedir bilir misin

Saat altı ya on var ben yine sana yazıyorum
Hangi kuyudasın bilmem halen kazıyorum
Gelmediğin günleri artık duvara yazıyorum
Rakamlara bakıp ağlamak nedir bilir misin

Yorganı ısırdım hıçkırdığımı bilmesinler diye
Sorsam sana ettiğin bu eziyet neden niye
Cevap vermeye aciz olsan sussan bile
Sessizce ağlamak nedir bilir misin

Kaç kitap bitirip unuturum diye uyudum
Suya muhtaç gül misali kurudukça kurudum
Bir zamanlar sel gibiyken şimdi duruldum
Sebep olup ağlamak nedir bilir misin

Yıllar geçmiş üstünden yazdığım sayfanın
Miladı bile değişmiş koskoca orta asyanın
Gururunu kırdın orta şekerli bir kayfanın
Sade sade ağlamak nedir bilir misin

Şair ettin beni duyar mısın artık gurur
Savunmasız delikanlıyı rüzgar kolay vurur
O verdiğin kalem hala ilk sayfamda durur
Kaleme bakıp ağlamak nedir bilir misin

Bir çift eldiven bir bere oldu sana aldığım
Çok oldu yalnız senli rüyalara daldığım
Nerede o sarmaladığım kollarıma sardığım
Son mısrayı yazıp ağlamak nedir bilir misin