Sevgiyle büyütülmüş, benden başkasının sevilmesini kıskanmış ve hatta yaşamı sevgiyle ölçer bir çocuktum.
Gel gelelim nefretin hakim olduğu bir dünyanın, adına yaşam mücadelesi denilen ve sınıfsal çelişkilerimin farkına vardığım
Yada vardığımı sandığım bir dönemdi.Tüm ezilmişliğe kafa tutan çocuk düşüncelerim sevgi dolu yüreğimi giderek köreltiyor, yabancılaşıyordum kendime.Sisteme kafa tutmuş, en fazla KAHROLSUN demiştim.Duvarlarına SEVDAMI yazdığım yağlıboyaydı ellerime bulaşan tek kirlilik.Tüm ezilmişliğe direnirken, sil baştan eziliyordu insanlık içimde. Sanki tarihi yeniden yaşıyor gibiydim.
Bu kez doğa değil insan vardı karşımda.
Bu kez şimşekler, yıldırımlar, gök gürültüsü ve heyelan yok, HEZEYAN vardı sevgi dolu yüreğimde.
Hayvanlar gibi, alt alta, üst üste biriktirilmiş insan kalabalığına hapsedildiğimde giderek tükenen SEVĞİM; kin ve nefrete dönüşüyordu. Tüm isyanlarım insanlığaydı, bir ağıl dolusu hayvanlar gibiydik, üstelik İTİ İTE KIRDIRMAK isteyen
insanlık dışı bir anlayışın ürünü olan KARIŞTIR BARIŞTIR daydı zaman dilimi.Öylesine karışmıştı ki her şey bir birine, SEVGİLER, SEVDALAR, ÖZLEMLER, KİN,NEFRET yanı kısacası sınıyordu DİRENDİĞİMİZ yaşam biz çocuklarını.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
uyanık bir ifade,hüzünlü bir süreç,mecburi bir sürünceme...kutlarım üstadım...
Ama ben gördüm ağladığınızı.Yüreğimle gördüm.Benim de yaşlar süzülüyor gözlerimden ve gördüğünüzü biliyorum.İyi ki böyle bir seçim yapmışsınız.İnsanca olan ne varsa?Ağlamak ta ayıp ve yasak sayılmış.Küçücüktüm.Annem,ağlamayacaksın ölürüm dedi.Ve beni öldürdüğünü anlamadı.Oysa kimbilir ne güzeldir,bir omuza başını koyup ağlamak?AĞLAMAK.Ama yere düşmeden,yolundan dönmeden,seni sen yapanları yitirmeden.Hep,KİMSE GÖRMESİN diyoruz.Ama NEDEN?
Güzel yazınızı kutluyorum.Benim de içime bişeyler düğümlendi.Bu durumda en doğru yol ağlamak....
Evet sevgılı dost hayat bu
Kişiyi asıl üzen;
İnsanlar hak etmedıgı halde cogu kere acılara maruz kalır
Bazı kisiler insanların gözunde hıc beklemedıklerı yere gelirler
Bazı yalakaların ınsanların gözunde şühret olduklarını görürürsün.
Bazıları ınsanların guzel, mutlu geleceklerı ıcın mucadele verırken acı ceker
Bazıları ınsanlara acı verırken mutlu bır hayat surer O yetmezmıs gıbı şühretlerı yayılır.Kahraman görünürler
Ama ben hıcbır seyın gecde olsa karsılıksız kalmayacagını dusunenlerdenım
yuregın dert gormesın
Çok harika bir yorumla, anlamlı bir makale.Tebrik ederim Sayın Hekim Coşkun.Dost selem ve sevgisiyle.
Mürsel Adıgüzel
istediğin halde öldürmediğin ve ölmediğin için; kötü olabileceğini bildiğin halde insana sevdalandığın için sağol sevgili dost! ama çok ağlama lütfen değmez bu kadar ağlamaya, hayat zaten inan ki çok kısa !!
yüreğine sağlık dostum ...
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta