Nasıl da feryat eder göz bebeklerin
Asılmışken damlacıklar kirpiklerine.
Büyür, hışımla küçülür, kısılır ve kopar birden.
Yüzlerce acı dökülüverir ardından
Parmak uçlarına...
Anlamaz ki tırnakların halden, ve içini kemiren
Korkularından...
'O'terketmez hemencecik oturduğu yeri birden.
Bana çevir dolu gözlerini,
Adın gbi bildiğin bana çevir ve gör;
Tüm benliğimi, hayallerimi sana verdiğimi.
Ağlama! ..
Gözlerindeki yaşı hissediyorum,
Her damlası yüreğimi deliyor, bir kurşun gibi.
Üzülme! ...Dudakların titremesin.
Onlar titredikçe benliğim gidiyor.
Gözlerim kanıyor, yüreğim ağlıyor...
Adımı bildiğim gibi, seni de biliyorum ben.
Gecenin soğuğu, gündüzün ılıcaklığını bildiğim gibi.
Her ateşin, mutlak kıvılcımı olduğu gibi.
'Yaş'lar söndürmez ki kalplerdeki yangını.
Hadi ağla! ..
Acısı dudaklarına işleyinceye kadar ağla.
Ağla! ..
Ağla ama,
Umuda sarıl ağla, sevgiye sarıl ağla.
Ağlamanın sonu ölüm mü getirir?
Ömür ne aşklar başlatır, ne aşklar bitirir,
Çok seviyorsan eğer, ağlama.
Yıldızları seyredermisin arada bir geceleri,
Ve sayarmısın kayıp gidenleri?
İnsan sayısınca yıldız varmış,
Her ölümde insan yıldızı da kayarmış.
Sen de bir yıldız seç!
'O'ben olayım
Sen şarkılar söyle, ben parlayayım.
Ve....bir gece yıldızın kaydığı zaman,
Ağlama sakın...Şarkına devam et...
Ama ağlarsın...Ve ağlıyorsun işte! ...
Dalıp dalıp gerilere
Hep birşeyler arıyorsun.
Karanlıklarda kaybolmasın mutuluğun
Zamana karşı nur yüzün solgun.
Bakıp bakıp, hüzünle geçen yıllara ağlama bi çare...
Ağladıkça üzüyorsun beni
Ne diye sormayayım, deşmeyeyim derdini?
Hadi ağlama artık, sil göz yaşlarını,
Bırak hüzünlenmeyi, kederlenmeyi,
Yıldızlarla bir çık 'aşk yolculuğu'na.
Gelll! ..
Gel zevki sefa edelim seninle,
Mutsuzluğun kıskansın mutluluğunu,
Islaklığın unuttursun yorgunluğunu...
Ağlayalım yağmura karşı ikimiz,
Irmaklar gibi aksın, denize karşı gözyaşlarımız.
Nehirlerle, göle dönüşsün sevgimiz.
İyi bir şey olmasa da, zevk_i sefa olsun günahımız.
Anılara mendil sallayışımız...
Seni düşünmek! ..
Bak seni düşünüyorum sevgilim.
Doğan günün ışıklarında,
Ya da bir akşamüstü.
Ateş kızıllığında gün batarken...çırılçıplak!
Dudaklarımdan dizlerime
Bir aşk fırtınasıdır dalga dalga yayılan.
Şimdi bulut bulut gözlerim.
Ne olur ağlama! ..
Beni de ağlatma! ...
Çok uzaklardasın, gönlüme yakın, bedenime uzak!
Seni sevmek...Ölürcesine..Geberircesine...
Ve seni düşünmek her an, çırılçıplak!
İpi çekiliyor umutlarım, gözlerinin yokluğunda.
Oysa yüreğim, ellerim ve gözlerim sen de kaldı.
Ağlama canım!
Bak sabah olmak üzre,
Alaca karanlıklarda da seni düşünüydrum.
O nur yüzünü, o ballı sözlerini...
Ve hep seni düşüneceğim, akşam üzeri, gün batarken,
Ateş kızıllığında...
Koskoca bir rüzgar esiyor içimde şimdi.
Yanımdasın...Yanıbaşımdasın.Aha şuramda, yüreciğimdesin...
İçimdesin..Gündüzüm, güneşimsin.
Gecemsin, ay ve yıldızımsın.
Tüm türkülerimdesin.
Mısralar şiirlerimde hep seni anlatıyor, tarif ediyor..Bilesin.
Sakın ağlama canım!
Seni düşünüyorum erkekcesine, seni düşünüyorum delicesine.
Arzuyla düşünüyorum.
Lambalar, karanlık olmalı, ihtiraslarımızın ışığında.
Yağmurlarca, bir melodi gibi düşmeli yapraklar
Sonbahar olmasa da...
Kendi baharımızı yaratmalıyız beraberce sevgili...
Ve kanımızı dondurmamalı soğuk kış geceleri.
Omuzbaşlarımız birleşmeli düşlerde...
Biz ısıtırken geceyi,
Sakın ağlama! ...
Beni de ağlatma...
Kayıt Tarihi : 23.2.2003 03:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Tahsin Dağlı](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/02/23/aglama-18.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!