Sen ey İstanbul!
Sen ey gözlerimde yaşlar biriktiren.
Orda burda beynime kazınmış silüetinle,
Ey yüreğimi delik deşik eden!
Hani her akşam tepelerinden yuvarlandığım,
Güneşin doğuşuyla kaldırımlarında tepindiğim,
Tarihini kıskanıp, ibnelerine küfürler ettiğim.
Rumeli Hisarı’ndan defalarca atlayıp,
İntiharlar ettiğim!
Leandroslara, mitoslara özenip,
Galata’dan Kızkulesi’ne kulaç attığım,
Ve bedenimi parça parça balıklarına yem ettiğim!
Hani ışıklarında kaybolduğum,
Hani kendi gölgemden kaçıp
Senin dev cüssen altına saklandığım.
İstiklal’de sarhoş köpeklerini üzerime salan,
Babıali’den kalma binaları üzerime yıkan,
Unutulmuşların diyarı,
Zevk-i sefa vaadedip,
Avuç avuç sefalet sunan...
Usta bir terzinin ellerinden çıkmış,
Öyle güzel bir yamasın ki sen İstanbul.
Yama sökülmeden anlayamıyorum,
Ve üşüyorum, üşüyorum, üşüyorum...
Taksim – Tünel tramvayı geçer ya hani o değilden,
Sergileyerek endam-ı asaletini senin.
Nasıl da farkına varamadık,
Yüzü cama yapışmış, gözü yaşlı kızın.
Hani o serserilerini peşine takıp,
O pamuk ellerindeki bütün umutları alıp,
İpek yumuşaklığındaki yüzüne yosmalık şamarı attığın.
Sen misin İstanbul yüreğimi kemiren,
Sen misin vahşice gözlerime hücum eden,
Karanlığın içinde kahkahalarını duyduğum,
Aydınlığın içini karanlığa bulayan!
Hoşgeldin İstanbul, hoşgeldin,
Milyonlarca kölenden birisiyim,
Her zaman seninim, her zaman kölenim.
Kayıt Tarihi : 31.1.2008 17:17:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hamza Çobanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/01/31/agla-istanbul-agla-3.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!