Ağıt Şiiri - Oğuzhan Şahin 3

Tarife sığdıramadım sızımı
Saklayıp da göstermedim acımı
Lal oldum döktüm içime yaşımı

Hiç doyamadım sana güzel babam
Mübarek elin öpemedim babam

Derdin söylemedin içine attın
Muannede bir kez dönüp bakmadın
Kordan ateş olsa doğruyu tuttun

Hiç layık olamadık sana babam
Gelmez sandık o ecel bize babam

Baksan yine gök rengi gözlerinle
Çağırsan yanına o tok sesinle
Başımı tutsan kutlu ellerinle

Ne öğüt versen hep tutardım babam
Kahrolayım üzersem seni babam

Dağ gibiydin başın dumanlansa da
Heybetin gölgesi yören yanında
Nasiplenirdi her kişi vardığında

Gittiğin o yer çok mu ırak babam
Ses etsen koşarak gelirim babam

Arasam da seni gayrı bulamam
Sen yokken yolumu aydınlatamam
Ağlarım arkandan yine göremem

Vuslat ne zaman olur bilmem babam
Nasipsiz oğlun al yanına babam

Ne evlat ne ana ne bacı kardeş
Senden artık sevemedim sana eş
İşte yine geceyi aldı güneş

Takvimlere bakamıyorum babam
Sızımla dün sakladım seni babam

Kadir Mevlam aldı seni yanına
Bizi de hasret bıraktı yoluna
Sabretmek zormuş buzdan yokluğuna

İsyan değil bu dediklerim babam
Güneşte üşür yetimlerin babam

Şeker bal yesem zehir bana sensiz
Ayak bastığın yollar şimdi ıssız
Çiçekler açsa üstünde kokusuz

Ruhum yaralandı ardından babam
Çaresiz iniler dururum babam

Zor imiş meyyitine su dökmesi
Kör kuyulara seni saklaması
Şifan vermedi bu dünya batası

Ölüm denen nesne yamanmış babam
Azrail mahçup oldu senden babam

Kimine vuslat kime firaktır
Kör olası dünya düzeni budur
Toprak altı üzerinden serindir

İş o ki sen gibi gitmeli babam
Yiğitçe namın söylenmeli babam