Küfrediyorum yalnızlığıma yine bu akşam…
Bir gözüm de kutup donukluğu
…İliklerime işlemiş,
Bir gözüm de ekvator yangınları,
…Yaraya serpilen tuz.
Kaç kez kesmek istedim damarlarımı
Akşamın karanlığında
Bozuk yıldız birikintileri…
Bir bana baktılar…Bir sen onlara,
Baksınlar…İstemiyorum,
Bakmak hiç istemiyordum
İstemiyordum
Ben…Aslında o anda
O an da sevişmek istiyordum…
Küfrediyorum yalnızlığıma yine bu akşam…
Tutukladım anılarımı…Ekvator yangını gözlerinde
Terazinin bir kefesinde…Aşk vardı…
Diğerinde ağır basan acı! ..
Kapımın gerisinde,
Sensizliğe küskün,
Islak bir sokak vardı.
Gerçekten yalnızdım! ...
Dışarıda ıslıklar çalan rüzgar,
Ölümün soluğuydu…
Bir savaş tutuldu gökyüzünde en kanlısından
Yargıladım Tanrı’yı…
Eşitliği bozduğundan!
Küfrediyordum yalnızlığıma yine bu akşam…
Ölmeden…Ölmüştüm! ...Sensizliğimle,
Gemiler…Geldi geçti,
Beni senden koparan
Gemiler…Gemiler…Beyaz mı? Kara mı?
Gözlerimde bir tek eylül
Güneşi kaldı,
Sisli olmayan….
İçimde isyanlar koptu kopacak
Hayırsız…Umarsız…
Bir sonbahar yağmurundan,
Hemen sonraydı…
Ellerimi güç zapt ediyordum
Bir şeyler olacaktı…
Ya yalnızlığım beni boğacaktı,
Ya da ben yalnızlığı….
(1982)
Kayıt Tarihi : 27.12.2006 16:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Biz dizelerin satır aralarında yaşadıklarına inananlar.Bazen sevgiliyi tehdit ederiz.Bazen çaresizliğimize, bir başılığımıza isyan ederiz.Ya da elimizden bir şey gelmez. Boynumuz bükük…Yazgımıza lanetler yağdırır ağız dolusu küfürler ederiz. Şimdi de böylesine bir şiir … Adı AĞIT olsun….
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!