Ağaçların dilinden, çok iyi anlıyorum,
Ağaçlar konuşurken, ben ise dinliyorum.
Ağlamaklı oluyor, zaman zaman, gözlerim,
Halimizden utanıp, çok hicap duyuyorum.
Neden hicap duyduğum, herkesçe bilinmeli,
İhanetten vaz geçip, kendimize gelmeli,
Ağaçlar hep bir ağız, şöyle haykırıyorlar,
Haykırışları vahim, kulak’a küpe etmeli.
Acı gerçekler neymiş, size anlatacağım,
Hepsi aklın gereği, size de soracağım?
Ağaç kesen balta’nın, sapı ağaçmış meğer,
Ağaç düşmanlarıyla, bende savaşacağım.
Mışıl, mışıl uyuyup, sallandığın o beşik,
Evinin cam pervazı, cümle kapısı,eşik,
O biziz, onlar bizden, Bizler ki bir ağacız,
Ağaçlar hep kutsalız, adlarımız değişik.
Ne olur yakma bizi, kesme bizi ne olur,
Dünyada denge biziz, tüm dengeler bozulur.
Çam; Meşe; Ardıç; Gürgen, hikmetle yoğrulmuşuz,
Elma; Armut; Kayısı, ne nimetler sunmuşuz,
İnsan oğlu bizlerden, hiç kötülük gördün mü?
Sıcakta serin gölgen, kışın odun olmuşuz.
Hor görüp katletmeyin, sıcakta gölgen olmaz,
Zahmeri de donarsın, ocakta odun olmaz.
Börtü böcek, hayvanat, koynumuzda barınır,
İnsanlar fayda görür, et yer posta sarılır,
Faydalandığın her şey, bizlerden yardım görür,
Bastığın dalı kesme, sonra belin kırılır.
Ne olur koru beni, korkusuzca yaşayım,
Sizlere güvenerek, bol oksijen saçayım.
Kütüphane de kitap ve kitaplık olmuşuz,
Hazreti; Ali derya biz o söze uymuşuz,
Bizsiz hayat olamaz, hayatın özü biziz,
Bir harf değil biz size, binlerini sunmuşuz.
Köle olmayın bana, bizi sevin ne olur,
Defter; Kitap olmazsak, bil ki ilim yok olur.
Okullarda masanız, yazı tahtanız biziz,
Defter olduk ve kitap, kalem olduk kimimiz.
Yazın okuyun bizi, bundan şeref duyarız,
Hakim; Doktor; Kimyager; Öğretmen’dir kiminiz.
Okuyup feyiz aldınız, dünya efendileri,
Cinayet işlemeyin, katletmeyin bizleri.
Dağın, taşın, tepenin, yemyeşil örtüsüyüz,
Kâinat bizle güzel, biz dünya’nın süsüyüz,
Benim olduğum yerde, toprak kaymaz, sel olmaz,
Biz dünya’nın mizanı; Ozon’un ölçüsüyüz.
Ne olur kahretmeyin, kahretmeyin ne olur,
Sonra; Ozon delinir, başına bela olur.
Karbondioksit alır, oksijen neşrederiz,
Kuraklığın düşmanı, kahraman cengâveriz,
Biz ezelden ebede, en yakın dostuz size,
Dikmesen de yok etme, biz kendimiz üreriz.
Yaş kesme, baş kesersin, sonucu hüsran olur,
Kendi düşen ağlamaz, hayatın zindan olur.
Kaldırımda; Akasya ve ben bir; Mimoza’yım,
Boş bulduğun yere dik, misk-i amber saçayım,
Beni tanıdınız mı? Ben bir; Okiloptusum,
Bataklıklara dikin, batağı kurutayım.
Dağa, taşa, tepeye, bolca dikin bizleri,
Bülbül öter dalımda, mutlu eder sizleri.
Her şeyin tezat-ı var, doğar, büyür, ölürsün,
Beden’ini yıkarlar, kefene bürünürsün,
Kefenlenen mevta’yı, bir tabuta koyarlar,
Öldükten sonra bile, benden yardım görürsün.
Allah hayırlısıyla, uzun ömürler versin,
Dinimiz emrediyor, bir çok ağaç dikersin.
Arz ederim.
Yazan: Ali Rıza Saygan.
Şiir No: 82
Kayıt Tarihi : 27.10.2009 15:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Boş bulduğun yere dik, misk-i amber saçayım,
Beni tanıdınız mı? Ben bir; Okiloptusum,
Bataklıklara dikin, batağı kurutayım.
Dağa, taşa, tepeye, bolca dikin bizleri,
Bülbül öter dalımda, mutlu eder sizleri.
selam olsun sevgi dolu dost yüreğinize,kutlarım,duyarlı yüreğinizin ve kaleminizin sesi hiç susmasın.
sevgiyle ve sağlıkla kalın e mi
anlamlı duyarlı nasihat güzelliğinde mükemmel dörtlükler...
çevre koruma adına ödüllük bir eser...
saygılar üstadım...
TÜM YORUMLAR (4)