AĞACI BOĞMAYIN SERBEST BIRAKIN...
Duyarlı yürekten merhaba gönül dostlarıma. Zeki bey niçin böyle bir konu işleme gereği duydu diye düşünenler olabilir. Her görüşe saygı duyarak ve selamlar ileterek nedenini sizlere açıklama gereği duyuyorum. Doğayla ilgili bir çok şiirlerim var ama ağacı boğma ve ağaç bayramını yansıtan duygumu da hecelerle mısralara dökerek sözlerin özünü yansıtmaya çalışıyorum.
Ağacı boğmayın serbest bırakın konunun neden oluştuğunu sizlere anılarımla anlatıyorum. Allah kabul etsin ben üç ayda bir ihtiyaç sahiplerine kan vermeye özen gösteriyorum. Birkaç ay gecikince Kızılay kan merkezi Isparta şubesinden mesaj geldi. Kan alma aracının Mimar Sinan cami önünde beklediğini duyup öğrenince namaz sonrası uğradım. Kan verirken müdür yanıma geldi kan verdiğim için teşekkür belgesini iletmiş oldu.
Müdürle biraz sohbet ederken kişiliğimi bildiği için gözünü yetişkin kara kavak ağaçlarına dikti ve bana da yapılan yanlışları iletmiş oldu. Zeki bey bak iki kavak ağacına kalın halatlar bağlanmış, bu halatlara da kablolar bağlıdır. Ağaç geliştikçe bağlanan halatları içine çekmekte ve dışından da ki kabuğu zamanla üstünü örterse boğulan ağacın özünü de kurutabilir diye yansıttı.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta