Düşüne düşüne markete gidiyorum. Kafa bir milyon. Düşünce yumağındayım. Birden ilham perisi yanıma gelip ''Düşünüp durma. Şu şu mısraları yaz çabuk'' dedi. Bende:
''Sen eve git, beni bekle. Geldiğimde bana hatırlatırsın hemen yazarım'' dedim. Niye eve gidecekmiş de zaten aylardır korona yüzünden evde kapalı kalmış da.''
''İyi tamam beraber gidelim o zaman'' dedim. Telefonu alıp sayfayı açtım, o söylüyor ben yazıyorum. Yalnız bu arada, ayaklarım yürüyor, ben telefonun içine girdim, daha doğrusu şiirin içine girdim bir yere baktığım yok. Evde de böyleyim, şiir yazıyorsam ne kimseyi duyarım, ne de kimseyi görürüm.Telefon çalsa bakmam. O kadar yani. Sanki bu dünyadan çıkıp, başka bir aleme gidiyorum. Evde, oturup yazdığım için bi' yerde sıkıntı yok. Dışarıda durum böyle olmadı. Yürüye yürüye yazmaya devam ederken, birden ağaca kafa attım. Ağaç bana bakıyor, ben ağaca. Ağaç, sinirli sinirli bakıp: ''Sen ne yapmaya çalışıyorsun, amacın ne, benim tepemden mi gideceksin markete? deyip, hım yaptı. ''Affedersiniz'' deyip kaçtım oradan. Ben, o ilham perisine sorarım. Hâlâ kafam ağrıyor.
Kayıt Tarihi : 5.5.2020 23:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)