Sen;
ey bilinmeyeni maddede arayan ahmak!
Bana ölümü açıkla ki,
bileyim bir maddenin piyasasını...
Ve sonunda yaşamın,
alkışlama kaldırılan cenazemin ardından!
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Nazım Hikmet' ten etklenmişsiniz sanırım. Ama sizinkini daha başarılı buldum diyebilirim.
Ağa Camii
Havsalam almıyordu bu hazin hali önce
Ah, ey zavallı cami, seni böyle görünce
Dertli bir çocuk gibi imanıma bağlandım;
Allahımın ismini daha çok candan andım.
Ne kadar yabancısın böyle sokaklarda sen!
Böyle sokaklarda ki, anası can verirken,
Işıklı kahvelerde kendi öz evladı var...
Nazım Hikmet Ran
:)) çok haklısın.
Tam puan veriyorum
Selamla
Ümran Tokmak
Sen;
ey bilinmeyeni maddede arayan ahmak!
Bana ölümü açıkla ki,
bileyim bir maddenin piyasasını
Tebrik ederim.anlamlı bir şiir selamlar
Enes kardeşim, üç türlü zeka var biliyorsun.Nesnel zeka, duygusal zeka, ruhsal zeka...Sen şair olduğuna göre duygusal zekan var.Yaratıcıya inandığına göre ruhsal zekan da var. Galiba nesneye önem vermiyorsun.Nesne küçük zekaların önemsediği şeydir.Az da olsa materyale önem ver.Bilirsin cennet de nesnedir.
Son gün olmasın dostum,çelengim,top arabam;
Alıp beni götürsün, tam dört inanmış adam...
Necip Fazıl Kısakürek
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta