Afyon Şiiri Şiiri - İsmet Arslan

Maçka’dan Taşkışla’ya
Yaya giderim yaya
Bu sefer de çıktık mı
Afyon denen yaylaya

Yaylada otelimiz
Beş yıldızlı evimiz
Termal ne demek imiş
Görüverdik hepimiz

Ilık, sıcak, çok sıcak
Havuzlar kucak kucak
İsteyen odasında
Termal keyfi tadacak

Kulede Ulu Cami
Ecdadının görkemi
Ahşaptan bir abide
Gönüllerin meltemi

Kocatepe’de yatan
Şehitlerden bu vatan
Emanet olmuş bize
Rahmet etsin yaradan

Sanki ruhun nefesi
Büyüledi herkesi
Sekiz asır öteden
Gelen bir ezan sesi

Açık hava müzesi
Kalenin mahallesi
Biz temaşa eylerken
Göründü mucizesi

Arifin arifliği
Kadının tarifliği
Kutsal kitaptan inmiş
Kadının zarifliği

Arif kalktı ayağa
Oldu hareme ağa
Meğer götürüyormuş
Kahvaltıyı yatağa

Baktıkça bu misale
Olduk sanki kösele
Sırtımızda oklava
Baklavalı risale

Reis mermerde yemek
Gördük yemek ne demek
Serildik çimenlere
Fabrikayı gezerek

Çok kaplıca dolaştık
Sıcak suya alıştık
Devremülk şartlarını
Öğrenmeye çalıştık

Gün gezi akşam bale
Özdilek’ten İkbal’e
Oruçoğlu yetmedi
Kaymak kadayıf gele

Kırka düştü sayımız
Nerede Oktayımız
Onu hatırladıkça
Kesildi hayhayımız

Afyon sanki bir kiler
Daha insan ne diler
Kilerin anahtarı
Hulusi-Enise Diler

Böyleydi işte Afyon
Olmaz inşallah bu son
İki bin dokuz için
Daveti cebe koyun

Bilinmez kısmet nereye
Yaşarsak ya seneye
Dört beş gün bile olsa
Gideriz Fethiye’ye