Mor beyaz haşhaşların bahçelerin süsüdür
Serin derelerinin akışına yanmışım
Bembeyaz mermerlerin sonsuzluk örtüsüdür
Haysiyet madalyası takışına yanmışım
Konakların, evlerin meydan okur zamana
Nice eski çağları sığdırırsın bir ân'a
Termal kaplıcaların çağırmakta dermana
Kartal gözlü kalenin bakışına yanmışım
Göce tarhanasıyla kebabın hası sende
Gurbetçinin hasreti, aşkı, sevdası sende
Acıların fay hattı, Dinar'ın yası sende
Hüzün yüklü ağıtlar yakışına yanmışım
Mevlevî Camii'nde ruhu okşar ezanlar
Baharın müjdecisi; ağır kışlar, hazanlar
Tarifte aciz kalır Afyon'umu yazanlar
Mermerleri süsleyen nakışına yanmışım
Karahisar Kalesi asil duruşlu yârdır
Kocatepe'de zafer, Sultandağı'nda kardır
Sandıklı, Çay, Bolvadin; işveli bir diyardır
Gönül göğümde şimşek çakışına yanmışım
Bu coğrafyada olur kaymakların en hası
Tabiatın süsüdür; gölü, dağı, ovası...
Gönülleri şen eyler Afyon oyun havası
Bahçendeki güllerin kokuşuna yanmışım
Şehrengizler güzeli, bulamazlar dengini
Kalendeki al bayrak kandan alır rengini
Mevlevîlik Dergâhı, maneviyat zengini
Dağına, ovasına, yokuşuna yanmışım
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 11:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!