Seni sevmek henüz bir yazılmamış romandır!
Kâh mirastır atiye, kâh evvel-i zamandır!
Durur öyle kenarda, durur sessiz sedasız,
Şu kırık kalemimde bir içli feverandır!
Çok yazılmış çizilmiş, çokça anlatılmıştır,
Ama bil ki Leyla da, Şirin de hep yalandır!
Gönül gözü amadır böylesi bir sevginin,
En büyük mezalimde yine de hüsn-ü andır!
Baş üstüne koymakken zehirli engereği,
Anne merhametine şeytani suizandır!
Acıtmaz delik deşik etse de şu ruhumu,
Seni sevmek Gazze’de yere düşen bir candır!
Nevbaharı bin defa berbat etse ne çıkar?
Kaktüsler arasında bir uçsuz gülistandır!
Akmescit’te bir soluk, bir köprüdür Mostar’da,
Çeçenya dağlarında kamalı bir destandır!
Kimse bilmez, bilemez bu sırrın ötesini!
Dirilere muamma, ölülere ayandır!
Yoldur gidebilene, içene ab-ı hayat!
Vazgeçene yalnız çöl, yorulana Fizandır!
Nimetin böylesine isyan da ne kelime?
Ancak hayrın ve şerrin ilahına imandır!
Seni sevmek ıssız bir dağ başında su sesi,
Zigana sırtlarında yemyeşil bir ormandır!
Görürüm evvelimi, ahirimi yüzünde!
Sırata mukim iken Arafat’ta mizandır!
Karabasan rüyalar ortasında kalmışken,
Ilgıt ılgıt bir rüzgâr, minarede ezandır.
Seni sevmek henüz bir yazılmamış romandır,
Tut ki bilen, okuyan yalnız şu Süleyman’dır…
Kayıt Tarihi : 22.9.2010 22:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir sabah uyandığım rüyanın ilhamıyla kaleme alınmıştır...
TÜM YORUMLAR (1)