Gülüyorum ağlanacak halime,
Gözümden akan yaş değil gayrı.
Bağrıma basmışım kara taşları,
Şu benim kalbimde boş değil gayrı.
Gözlerin kara kara,
Işığı çıra çıra,
Bakışlarından kira
İstiyor gibisin sen.
Bu gönlümden gelen ferman olsa da,
Bir daha karşına çıkmam inan ki,
Bire bir derdime derman olsan da,
Dönüp te yüzüne bakmam inan ki.
Şaşırdım ne yapsam olmuyor sensiz,
İçimde bir tuhaf ateş yanıyor
Kaynıyor,taşıyor, pişiyor işte...
Bir sevda uğruna yürek kanıyor,
Ölüp diriliyor, yaşıyor işte...
Öf(!) desem yüreğim çıkıp gelecek,
Karadır gözün kaşların,
Elem misin, keder misin,
İmdat ister bakışların.
Hakkın helal eder misin?
Ben divane oldum sersem.
Dağlardan ağaran bir güneş gibi,
Bu sevda doğmuştu, ölsün mü yani?
Yel vurup parlayan bir ateş gibi,
En kısa zamanda sönsün mü yani?
Kirpiğin kaşın aklım şaşırdı.
Bir gün kapına varıp,
Titreye titreye zile uzanıp,
Cesaretsiz çocuk gibi davranıp,
Bir an öylece beklesem...
Bilsen seni çok özledim.
İple çekiyorum kalan zamanı,
Şimdi çıkacağım günü düşünüyorum.
Hasretle koşup da sana varınca,
Ne diyeceksin bana onu düşünüyorum.
Kara gün kararıp kalır mı bilmem?
Seni her gün görmek yetmiyor bana,
Rüyamda görmesem duramıyorum.
Başım alıp gitmek isterim amma,
Başka yerde sensiz olamıyorum.
Hep seni düşünmek yormuyor beni.
Bu gün ben seni rüyamda gördüm.
Yarı uykuluydum yarı uyanık.
Misafir olmak istemişti gönlüm sana,
Biraz hüzünlüydü yüreğim,biraz da yanık.
Açar açmaz kapıyı,
Sımsıkı sarıldın boynuma.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!