Hey! gidi, tılsımlı şehir.
Nasıl da cezbettin beni..
Aşığın, hayranın oldum.
Aldın yine benden beni..
Dört iklim, dört hece.
Sensin, girift bilmece.
Seni herdem düşleyince.
Sızlar kalbim, ince ince.
Bu manzara, bu ne heybet.
Bir şarkısın sen, ilelebet.
Güzellik şaikası, sensin elbet.
Gönlüm herdem, sana hasret.
Temaşa ettim kaleden.
Övmüş yaratmış var eden.
Hısn-ı Mansur'u yol eden.
Divane gezer ebeden.
Bu letafet, bu ne izzet.
Semsur'dur, dersaadet.
Onu gören, onu hesret.
Lal olur dili elbet.
Adıyaman'ın yolları dardır.
Aşıkların yüreği hardır.
Orda Seyda Muhyeddin vardır.
Gülün kokusu, bülbüle zardır.
Kul Abdal'ım gör Mansur'un halleri.
Sefalıktır 'Pak Muattal' illeri.
Kokar habibi kibriya gülleri.
Mesrur eder tüm gönülleri.
Kul Abdal
Kayıt Tarihi : 24.6.2022 20:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!