Kendi soyumu arıyorum eskimiş karelerde
Belirsiz çizgiler üzerinde ben arşa yürüyorum
Tutkumun salından kan damlıyor derinlerde
Ateşe atılan tuzlar gibi aşka gömülüyorum
Kudurmuş yalnızlığımın yalım aydınlığındayım
Çığlık çığlığa çocuklar ruhumun labirentlerinde
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum