Bir inkıta.
Ve kutlu ferman.
İnce bir sızı olup sıyrılıyorum topraktan.
Süzülüyorum girift damarlara,
Umutlara,
Yarınlara…
Ardımda bir yemin,
Alnımda bir giz,
Ve parmaklarımda bir iz.
Ele veriyor firari kimliğimi.
Üstümde masmavi bir metin;
Gülümsüyor boşluklar ötesinden.
Süzülüyor içimin asık suratlı dehlizlerine
Derinden,en derinden
Onunla ırgalıyorum tabuları yerlerinden.
Onunla çıkıyorum bellleğin dörtgenlerinden
Onunla yoruyorum hayatı,
İçimdeki devlerin canhıraş çekişmelerini,
Ümit ve korkunun kabaran gelgitlerini.
Yürüyorum,
Gözümde özleyiş.
Gönlümde hasret,
Alnımda toprağın o sımsıcak busesi.
Kulaklarımda güzeller güzelinin o gizemli nefesi.
Yürüyorum yorgun argın.
Boynum bükük koynumda elim,
Koltuğumda inleyen öksüz emelim.
Yürüyorum iyelik eki almayan bir zamana,
Yokluğa mahkum olmayan bir mekana.
Biliyorum,
Orada,
O boşluklar ötesinde
Bulamayacağım o eski ben’i
Tekrar edemeyeceğim o kadim yemini
Susacak kemiksiz dilim
Konuşacak beden
Dönemeyeceğim ve ölemeyeceğim yeniden.
Ahmet BOZ
10.07.2009
Kayıt Tarihi : 3.7.2012 10:02:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Boz](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/07/03/adini-koyamadim-44.jpg)
TÜM YORUMLAR (4)