Boşa yazmadım adını.
Ağır mevsimlerin üfleyip,
Dağ yellerinin ektiği
Yayla çiçeklerine.
Sığınmacı oldum
Bu yeryüzünde,
Sana sığındım.
En yakınımsın.
En sıkı dosttan daha yakınsın,
Şahdamarımsın.
Boşa yazmadım adını.
İstemeyerek salıverdiğim
Gözyaşlarıma,
Nisan yağmurlarına,
Mayıs çiçeklerine.
Yarını düşünen,
Bugünü göremez.
Gerçeği görmeden
Sırra erilmez.
Ay ne kadar saklansada,
Gümüşten yüzüyle
Günün birinde parlar.
Kaçamak bakışlarla sana,
Sıcak bir gülümseme yollar.
Boşa yazmadım adını.
Ayın on dördünün
Tepeden tırnağa,
İliklere kadar işleyen
Güzelliklerine.
Ağır, mavi, hüzünlü
Zifiri karanlıklarda,
Korkularımla koyun koyuna,
Kucak kucağa bakışırken,
Deliksiz uykularda,
Dörtnala koşan,
Başıboş rüyalarda,
Düşüncelerimle seviştim.
Boşa yazmadım adını.
Bulutları da delen güneş ışığı,
Gökkuşağı huzmelerine.
Adını boşa yazmadım.
Bir daha ömür billah
İflah olmam sanırdım.
Tutunabilecek,
Bir dalım yokken,var ettin.
İmkansızı gerçek ettin.
Dar günleri geniş ettin.
Kederden, hüzünden, gözyaşından
Güzellik ektin.
Boşa yazmadım adını.
Bire on veren katıksız,
Som altın buğday başaklarına.
Kayıt Tarihi : 4.2.2013 18:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!