Ölümlü dünya... Öğdüm'lü dünya...
Adını ölümsüz bir güzelden almıştır o
Bakışı sükûtî bir neyzenin bakışıdır
Cümle nebât solmuşken yemyeşil kalmıştır o
Ömrümce yaz dediğim onun karakışıdır
Korkma tamburi sevdam, korkma, vur mızrabını
Hiç mi tatmamış bu can aşkın ıstırabını
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
bilememki ne desem
okudum güzeldi,
seslendirilmiş dedim
dinledim mest oldum
ekranın üst tarafına baktım
gördüğüm resim sizinse eğer
dedimki;
şiir ses ve resim bir bütün
korkma tanburi sevdam...korkma,vur mızrabını! hiç mi tatmamış bu can aşkın ıstırabını!
Korkma tamburi sevdam… Korkma, vur mızrabını!
Hiç mi tatmamış bu can aşkın ıstırabını!
Betimlemeler çok güzel oturmuş Tebrikler
aldı götürdü hani sevda böylesi içten böylesi bütünleşen olmalı dedirtti desem yeri
saygılar
fidan
'Gömülür ayaklarım, gözlerimle yürürüm!'
bana göre en çarpıcı yeri burası şiirin
...
bir de güzel insan
ya demişsin ya hani:
''O dem şoseler biter, narlı yokuşlar başlar,'',
aklıma ne geldi bak; muziplik yapmak için falan demiyorum; yanlış anlamayasın!!! ;)
başlayan yokuşlara mı serilmiş NAR'lar
kenarlarında mıymış ağaçlar-nar açan, nar...-
...
sanki biraz çelişkili durmuş bu iki mısra
ne bakımdan mı?
tamam; belki NÂRLI YOKUŞLAR ve GÖZLERİMDEKİ YAŞLAR tamlamaları arasında, ters bir korelasyonun varlığından söz edebiliriz ama bu iki dizenin biribiri ile ilintili bir şekilde tasarlandığını varsayarsak; ŞOSELER ve NÂRLI YOKUŞLAR arasında da zıt bir bağ var olması gerektiği düşüncesi beliriyor. Çünkü biri başladığında biri bitiyor... Ama, bu kesite yüzeysel olarak göz attığımızda, ŞOSE ile NARLI YOKUŞ kavramları arasında karşıt bir bağ olmadığı görülüyor.
fakat okuyucu, Şosenin gene de yokuştan farklı-nârlı olmasa da- olduğunu anlayabiliyor...
ve son, gerçekten bitişe yakışır olmuş:
'Deniz gözlerine has, kuşluk ve martılarla
Bir filmin daha gelir sonu, hışırtılarla… '
...
kal şiirle dost yüreklim;)
hoşça...
...
FÂtih Çodur
Korkma tamburi sevdam… Korkma, vur mızrabını!
Hiç mi tatmamış bu can aşkın ıstırabını***
alkış kıyamet kopsun şu iki dizeye..
yok ya elini korkak alıştırması lazım insanın
Artık yıldızların da dökülmüştür yaldızı,
Bitmiştir mesaisi gecesefalarının.
Seherin göz ağrısı, dağların nazlı kızı
Taksim çeker şânına dünden mahrum yarının
Elina sağlık can kandeş ama şiirinin bu bölümündeki imgeler çok ama çok güzel geldi bana. yıldızların yaldızı dökülmüş..!... selam ve başarı dileklerimle
ablan
selam kardeş yine döktürmüşsün
Artık yıldızların da dökülmüştür yaldızı,
Bitmiştir mesaisi gecesefalarının.
Seherin göz ağrısı, dağların nazlı kızı
Taksim çeker şânına dünden mahrum yarının…
harika bir dörtlük!!!
selam kardeş yine döktürmüşsün
Artık yıldızların da dökülmüştür yaldızı,
Bitmiştir mesaisi gecesefalarının.
Seherin göz ağrısı, dağların nazlı kızı
Taksim çeker şânına dünden mahrum yarının…
harika bir dörtlük!!!
Adın İçin...
Adını ölümsüz bir güzelden almıştır o,
Bakışı sükûtî bir neyzenin bakışıdır.
Cümle nebât solmuşken yemyeşil kalmıştır o,
Ömrümce yaz dediğim onun karakışıdır!
Korkma tamburi sevdam… Korkma, vur mızrabını!
Hiç mi tatmamış bu can aşkın ıstırabını!
…
Gün başlamaz düşümde sen varken, ey gül nazar!
Sahramda hayâlini hep geceyle görürüm.
Ben yaklaştıkça sana yollar daha bir uzar,
Gömülür ayaklarım, gözlerimle yürürüm!
O dem şoseler biter, narlı yokuşlar başlar,
O dem kâfidir bana gözlerimdeki yaşlar!
…
Artık yıldızların da dökülmüştür yaldızı,
Bitmiştir mesaisi gecesefalarının.
Seherin göz ağrısı, dağların nazlı kızı
Taksim çeker şânına dünden mahrum yarının…
Deniz gözlerine has, kuşluk ve martılarla
Bir filmin daha gelir sonu, hışırtılarla…
Abdulkadir Öğdüm
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta