Ayak sesleri duyuluyordu gidişinin
Sessizliğin uğultusuydu duvarlarda yankılanan
Oysa hiç gelmemişti
Gölgesi hiç düşmemişti şiire
Bir düşün kırılmasıydı gerçeğe
Eli uzansa tutacak sanırdı maviyi
Kandırmayı seviyordu kendini
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman