ADI MEHMET SAİT
Kara kıtanın kara gözlü, zayıf yüzlü çocuğu. Göz kapaklarında güneş ve çapakları
çöl sarısı. Kelebek renkli yüzünün yorgun yarısı.
Çaresizliğin girdabında.
Adı Mehmet sait
Bir halkın hikayesi yani.
Yeni günün solduğu beldeye, asırlar öncesinin bir yolculuk efsanesi. Kaderden
ötesi olmayan.
Bir halkın ismi yani.
Adı Mehmet sait
Kimseden medet ummayan.
Aç karınlı, hasta yüzlü ama tok gözlü.
Öylece duran ve sabreden.
Uzaktan gelen yolcuları ağırladığı günkü gibi.
Necaşi gibi, Habeşi gibi.
Doğru, dürüst, iyi, insan yani...
Adı Mehmet sait
Bir umudun ismi.
Çöle yağmur yağdığı günün.
Karnının doyduğu günün.
Öldüğü günün.
Ve üstünde çiçekler açabilen bir mezara gömüldüğü günün ismi yani.
Adı Mehmet sait
Kimse tanımaz, kimse bilmez.
Kara gözleri gülmez. Dünyanın gözü kör olmuş sanki. Kimse onları görmez.
Adı Mehmet sait
Kim duyar ki; Dudağında bir feryat!!
Savaşmak dudurken yani, Mehmet'i kim dinler ki?
Açlığı kim dinler ki?
Adı mehmet sait
Hastalığın gözlerindeki buğusu.
Açlığın kokusu. Ve ölümün korkusu.
Bir kum fırtınası uğultusu.
Ağlayan bir bebek sesi.
Ve zayıf dizlerin yağmursuz çöllerdeki izi.
Söyle dünya insanların kaç kişi?
Kaçı sağır, kaçı kör, kaçı arsız, kaçı erkek, kaçı dişi? Açlıktan ölmek kaldımı be
şimdi?
Söyle dünya insanlık kimin işi?.....
Kayıt Tarihi : 29.5.2024 15:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!