Bir aşk var ki adı konmaz,
Ne güneş bilir ne ay sunmaz.
Dillerde yankı, gönülde sır,
Ne vuslat olur ne de solmaz.
Bir aşk var ki yürek yanan,
Ne rüzgar diner, ne de ateş kanar.
Küller savrulur, zaman susar,
Gözyaşı damlar, sabır imtihan.
Ne mal ister, ne mülk sorar,
Ne dünyaya aldırış eder, ne de can arar.
Bir secde yeter, bir naz kâfi,
Aşk deryasında can cananı arar.
Kimi Leyla diye yollar aşar,
Kimi Mecnun olup çöllere taşar.
Gören delidir der bu sevdaya,
Oysa hakikate eren yaşar.
Aşkla yanmayan gönül donar,
Sevdanın yolu sabırla yanar.
Her gözde hüzün, her tende iz,
Gerçek sevene her şey yudum yudum akar.
Ey aşkı bilen, sırrını sakla,
Bu ateş sönmez, yakar da yakar.
Ne şiir yeter, ne söz anlatır,
Sevenler anlar, bilen de yanar.
Kayıt Tarihi : 16.3.2025 02:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir derin bir aşkı ve onun manevi yönünü anlatıyor. Aşkın, sadece dünyevi ve geçici bir duygu değil, kalpten ve ruhani bir bağ olduğunu vurguluyor. Şair, gerçek aşkın adının konulamayacak kadar derin olduğunu, onun hem acı hem de sevda dolu bir yolculuk olduğunu belirtiyor. Aşk, sabırla, sadakatle ve fedakârlıkla beslenir. Gerçek sevenler, bu aşkın derinliğini ve zorluğunu yaşar, anlayanlar ise yalnızca hissettiklerini kalpten kabul eder. Sonuç olarak, gerçek aşk, her türlü dünyevi arayışın ötesine geçer ve manevi bir olgunlukla yankı bulur.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!