en yasak ihtilaldi dokunmak saçlarının ucuna, hırçın bakardın
okşamak bir martının kır kahvesinde elleri zaman üşümüş
büyürdün ve üşürdüm,hayatımı bilen loş hücre duvarları gibi soğuk
ve bakardık konuşamadığımız yarınlara,ansızın solgun duvar
ansızın oyuncakçı vitrinlerinde bir manşet ayrılık
kaç yağmur damlası indin kapanan bir kitabın sarhoşluğuna
kaç mevsim sorguladı beni bakışlarındaki hüzün
sustum ve sığındım geçmişimdeki kavgaların rüzgarı beni örttü
sustum ve vuruldum
yenilgiler tarihime illegal aşkımı koydum
büyürdü biz olmadan da çiçekler ve daha beni tanımayan çocuk
büyürdünüz ortaçağı yaşayan bir kentin pandorasında sadece
ve unuturdunuz beni, inat ve doyumsuzluk yeterliydi işte sahne
işte gözlerini ve kulaklarını kapatmış yelkenliler koşturur
işte dergi satan çocuk,
işte oyunun bittiği ve ağladığın gece
bir inançtı, bir kavga, önce kendimle sonra sen, bölünmüş ve çoğalmıştık
deli bir oyuncuydum, bir çığırtkan haykırarak anlatamadıklarım beni vurdu
değişik bir şey değildi vurulmak,çıkarken sığınaklardan resimlere
değişik bir şey değildi ayrılık ve ölüm bizden önce gidenlere
böyle değişirdi dünya,böyle gelişirdi yaşlılığına doğru bir şiir
beşinci kata çıkıp sola döneceksin ve bakıp duvardaki saate yağmur yağacak
sarılsan anlatılmaz bir hızla martılar geçecek kapıdan,şaşıran gözlerin
ve sonra sen düşeceksin, düştüğüm gibi yıllardır onulmaz sevdalara
hiçbir kente elveda demedim
gömün beni ve sen
hoşça kal illegal
illegal
Kayıt Tarihi : 27.7.2018 15:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!