Adı duyulmaz Şiiri - Osman Bulut

Osman Bulut
694

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

Adı duyulmaz

Gönüller sultanı Yunus misali
Şiirler yazanın adı duyulmaz! ..
Kararır umudu, solar hayali
Çağdışı (!) ozanın adı duyulmaz! ..

Gönül olmuş kıt’aların esiri
Bozamadım kafamdaki on biri,
Devamlı katledip serbest şiiri,
Kuralı bozanın adı duyulmaz! ..

Duygu denizine derin dalarak
Kaynağın hasından ilham alarak,
Aranılan o inciyi bularak
Satıra dizenin adı duyulmaz

Bahçesiyiz; muhabbetin, saygının,
Bohçasıyız kalpten taşan duygunun..
Kavgaların, kuruntunun, kaygının
Üstünü çizenin adı duyulmaz! ..

Yola serdim; Islakları yaşları
Avladım kanatsız uçan kuşları.
Bazen ufak, bazen büyük taşları
Yığdığım müzenin adı duyulmaz! ..

Vasıta yok, yola çıktım ayakla
Tek tasta yoğurdum, karayı akla.
Kazma kürek değil, dişle tırnakla
Toprağı kazanın adı duyulmaz! ..

Cephesi değişir esen yellerin
Sedası duyulur küsen tellerin,
Yürek haykırırken susan dillerin
Sırrını çözenin adı duyulmaz! ..

İlahi kanundur; doğan gün batar,
Gelecek bir devir bu devri yutar.
Serbest yarışanlar gündemi tutar,
Kurallı yüzenin adı duyulmaz..

Bilinmez hikmeti çağdaş “gizlerin”
Kapanmış kapısı “ela gözlerin”
“Hak-i paye” sürülen o yüzlerin
“Ateş-i suzanın” adı duyulmaz..

Noksandır tahtası bizim eşiğin,
Adı malum, en hakiki aşığın.
Gönülden gözlere çarpan ışığın
Şavkını sezenin adı duyulmaz.

Asırlardır kurumadı bu dere,
Gören mi var? Batı’dadır pencere.
“Kuşlar uçup gitmez doğduğu yere”
Feylozof Rıza’nın adı duyulmaz…

Ne gülün aşkıydı, ne de lalenin
Milletti sevdası İki Kale’nin.
Bir ömürlük Safahat’ın, Çile’nin
Batıyla nizanın adı duyulmaz…

Eliflerdi, Sunalardı isimler,
Çizilmiyor ”selvi boylu” resimler.
Değişmiş havalar, eski mevsimler
O bad-ı hazanın adı duyulmaz…

Avuç avuç tohum saçtım çöllere
Bir umutla maya çaldım göllere.
Pir Sultan misali “şirin dillere”
“Şekerler ezenin” adı duyulmaz.

Tükenir mi Köroğlu’su Bolu’nun?
Mümbittir toprağı Anadolu’nun.
Tozu olup “uzun ince yolunun”
Veysel’le gezenin adı duyulmaz…

Sevdim Hacı Bektaş kadar Ali’yi,
İzledim Nesimi gibi deliyi (!)
Eşref gibi sadrazamı, valiyi
Hicvedip üzenin adı duyulmaz…

Yüreğimi boşa sağdım diyerek,
Bu harmanı neden yığdım diyerek,
Yanlış bir zamanda doğdum diyerek,
Bahtına kızanın adı duyulmaz..

Helvamız karılır şekerle undan
İşim yok yağcıyla, yağsızdır bundan.
Yeter Osman, bu derenin suyundan
İçip de sızanın adı duyulmaz…

Osman Bulut
Kayıt Tarihi : 23.4.2008 14:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Bulut