Karlıyayla köyünde ilkokulu, Reşadiye'de ortaokul ve liseyi okudum. İ.Ü. İktisat fak. Sonrası girdiğim bankacılıktan emekliyim. Müfettişlik yıllarımda Anadoluyu gezme fırsatım oldu. İki kız evladım var şükürler olsun.
Ne yazsam
Ne söylesem eksik
Kelimeler kifayetsiz
Hele de sensizliğin hüznü var ya
Tarifsiz, annem, tarifsiz...
Vefa İstanbul'da bir semt, hatır nere bilemem.
Bunca ömür geçti de, elde ne var diyemem.
Nerde sırma saçların, ağarmış değirmende.
Sözde kalmamış meğer, değer kim bilir nerde?
Bu yaz da köpük köpük
Ve umarsızca hırçın dalgalar
Dövüyor Bördübet koyunu
Yükseklerden süzülüyor martılar
Karşılardan
Hani diyorum
Bugün içimdeki çocuk bir uyansa
Karlıyayla köyümde
Bu yirmi üç nisanda
Al bayraklarla süslese
Hey gidi çocukluğum,
Ne çubuk geçiverdiniz.
Daha dün,
Topaç çevirirdiniz...
Mecnun gibi deli mi olmalı illa
Çöllerde biçare
Yoksa dağları mı demeli
Kerem misali
Ey yâr
Sevdi de ne oldu Tahir
Şu Zemheri ayının uzun gecelerinde,
Uyku dağlara kaçmış, yanar yanar gözlerim.
El ayak çekilmişken bir sessizlik çöker de,
Kulaklarımda sanki çağlayanlar dinlerim.
Camlardaki ışıklar birer birer sönerken,
Bu yaz da sona eriyor
Eylülün ortasındayız şunun şurası
Gün kısalmakta yavaş yavaş
Bir gün güneşliyse ve masmaviyse gökyüzü
Ertesi gün yağmur yüklü bulutlar pare pare
Masa diyip geçmeyesin hemen öyle.
Üstündeki rengarenk gülleri,
Karanfilleri görmezden gelmeyesin.
Hem daha tabakları,
Kaşıkları koyacaksın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!