Canım... Bugün günlerden o gün
Hani var ya, sen...
Islak saçlarıma ilk dokunduğun gün
Dokunduğun her saç telinin;
Mutluluk nedir, tattıkları gün
Dokunamadığın az sayıdaki tele,
Büyük günmüş... Sanmam...
Gönlüme düştüğün gün kadar mı?
Yıllardır bekleniyormuş...
Seni beklediğim kadar mı?
Ay tutuluyormuş...
Sana tutulduğum gibi mi?
Çıktım memleketimin yoluna
Geçtim Anadoluyu boyuna
Uğradım az, sevdanın yurduna
Bekle sevdiğim, yine gelirim.
Anadolu'm git git hiç bitmiyor.
Bu gece yine uyku tutmadı
Hayalimde canlandı hatıralarımız
Bazan tebessüm, bazan da hüzün... Sensiz...
Ben sana mecburum sultanım...
Dün akşamüstü de öyleydi, sahilde...
Gelmiş bana, hava sıcak diyorsun
Sen misin bunu söyleyen; ateş gözlüm
Sahilde geçen akşam azıcık bakıştık diye
Tutuşturuverdin gözlerimi çıra gibi
Oradan ılık ılık indin yüreğime
Sıcak bir temmuz yalazı saldın içime
Köşe başında bir çocuk ağlıyor.
Sanki kimseler duysun istemiyor.
Sesi kısık hıçkırıklar kayboluyor.
İçine akıttığı gözyaşını saklıyor.
Köşe başında bir çocuk ağlıyor.
Kimsecikler çalmaz gönül kapımı,
Hazan yali esmiş bağlara döndün.
Düşmez dilimden yalnızlık türküleri,
Terk edilmiş virâne hanlara döndüm.
Dedim; mahmur bakışlım, mevsim sen mi?
Dedi; kıştayım ben, neylerim sensiz baharı.
Dedim; bir senle tüllenir yamaçlarımda bahar.
Dedi; sen gelsen yeşerir bedenim, açar çiçeğim.
Dedim; sen varsan kokar baharın tüm çiçekleri.
Dedi; sen koklarsan ömrü uzar bu çiçeğin.
Her karanlık gecenin nurlu sabahı var
Sensiz olmadı, olmayacak ey tatlı yar.
Çıkma hayalimden, beni kollarına sar.
Sabret gönül, gün doğmadan neler doğar.
Hizan, Bitlis
Göğsünde uyutur musun sevdiğim dedin
Gözüm karardı, başım döndü dün gece.
Özlem iki hece, ama sende sonsuz cümle
Hasretinle yandım kavruldum dün gece.
Hadi gel artık bitsin bu ayrılık dedin
Heyecandan duracaktı harap kalbim dün gece.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!