Bıktım yüreğimde solan aşkları,
Savurmaktan bıktım, tutmayı öğret.
Bana zarar veren yalan aşkları
Çağırmaktan bıktım, kovmayı öğret.
Boynuma urganı vururken saçın,
Deseler bir dileğin var, ne dileyelim?
Gönül dertli ne isterdi nerden bileyim?
Belki düğün, bir eğlence, şenlik mi desem?
Türk oğluyum türkülerle coşmak diyelim.
Tanrı dağı duman duman sisli midir ki?
Kaybolmuşum ya Rabbi bir ormanın içinde.
Sana gelecek yolun en keskin köşesinde.
Ya bana bir ışık göster ya da işaret gönder
Nasıl varmalı sana? bu yolda kimdir önder?
Kandıklarım mı suçlu yoksa ben de mi günah?
Masal gibi ömrü geçip giderken,
Düşlerinde hayat sürer Abrahas.
En acı dertlere bile gülerken,
Yüreğine merhem sürer Abrahas
Görkemli saraylar ruhuna zindan,
Tenin işgal olmuş ruhunsa esir,
Bedensel bir aşkın kucağındasın.
Yalanlar nefsine ederken tesir,
Sahtekâr bir aşkın ortasındasın.
Hâlbuki ne toydun gençlik çağında,
Düşündüm kendime bir şehir bulsam,
Hiç kimse olmasa kendimle olsam.
Sevmesem kimseyi sevilmesem de,
Kimsesizlik şehrinde yalnız otursam.
Ben olsam köylüsü, ben olsam sultan.
Bir sevgi var ki bende sınırlar ötesinde.
Yeryüzüne sığmayan dünyanın kütlesinde.
Bir deli kızdır beni ruhumu bedenimi,
Hapsedip sözlerine bağlayan gözlerimi.
O gece yıldızlar susmuş gibiydi.
Geceler sabaha küsmüş gibiydi.
O da ihtişamıyla durup karşımda.
Bir rüya sanki bir düşmüş gibiydi.
Rüyamın tabiri bir Asena’ydı,
Yasla bak kulağını, bir fısıltı var,
Dalgaların sesinde, kumsallarında.
Deniz hislerine sulardan duvar,
Örünce uzaklaşan, tüm sallarında
Onu anlatır rüzgar, onunla eser.
Yanık gönüllerin dert türküsünü,
Beraber söylerdik bir zamanlar biz.
Ayrılık bezeli aşk öyküsünü,
Beraber dinlerdik bir zamanlar biz.
Bir zamanlar biz vardık yalnız sen ve ben,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!