Gözlerim ufukta, yollarına düştüm
Ateşin közünde, yandım da tutuştum
Gece gündüz çıkıp, geçenlere sordum
Kalmadı dermanım, kesildim yoruldum
Umudum sendedir, ey kervan yıldızı
…
Ne zaman bir gül görsem, aklıma sen düşersin
Aşk dolu sözlerinle, hayata can verirsin
Rüyalarıma girer, bir görünür gidersin
Hançer gibi saplanır, yüreğimi delersin
Ah be güzel gözlüm ah, hem ben yandım hem de sen
…
Eren Dağım.
Çıkmışın zirvesine düzüne.
Lale, sümbül, nergis, dolmuş yüzüne.
Zirvenden akıp gelen suyun sesine.
Doyulur mu be hey Eren Dağım.
Kuman Kıpçaklar soyundan Sarallardır boyum
Bu yaştan sonra değişecek değil ya huyum
Seviyorum artık değişemem ki ben buyum
Hadi sal artık aksın pınarımdaki suyum
Elbet bir gün bu dağların dumanı çekilir.
O zaman göreceksin yıldızları.
Ay ışığıyla parlayacak odamız,
Bekle sen bekle yaralı gönlüm.
Kıraç topraklara tohum saçılır bir gün,
Bu ara bir başkayım.
Üzgünüm sanki hastayım.
Gönlüm kırık boştayım.
İçim yanıyor kordayım.
Gelecekten umutsuzum.
SEVDİM BEN SENİN GÜZELİM.
Kalem tutan ellerini,
Kültür akan dillerini,
Dinlemeyi yürekli sözlerini,
Sevdim ben senin güzelim.
Her vuruşta alırım kollarıma seni,
Fırtınayla gelsen ne yaparsın beni.
Sert kayalarla çevirmişim seni,
Dalgalarınla yok edemezsin beni.
Yıldırım çakarken görürüm seni,
MUSTAFA
Oy dağlar, dağlar, karlı dağlar,
Deyin Mustafa’ya köyde analar ağlar,
Köyümüz içinde tutuldu acıklı yaslar,
Nasıl kıydın Mustafa sen bu canlara.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!