Sensiz söken şafak sessiz
Sensiz doğan güneş fersiz
Sensiz söylenen söz yersiz
Sensiz tadı yok sevgilim
Sensiz açan güller renksiz
Yıllar varki sızlıyor gönlüm, özüm gamda
Benin gözüm yok Bosna da Azerbaycan da
Senin gibi yaşamak benim de hakkımsa
Beni bana bırakın benim coğrafyamda
Beni bilen, beni dinleyen olmadı
Bir incecik yel eser
Eser eser inceden
Eniştem tuzak kurmuş
İlk akşamdan, geceden
Yastık yorgan su keser
Çekilmiyor anam bu zalım gurbet
Sizler bana, bende sılaya hasret
Mucid-i gurbet görmesin cennet
Çekilmiyor anam bu zalım gurbet
Ruhuma doluyor sıla kokusun
İlgisi yok, resme, şiire sanata
İyi ütü yapar, yemek yapar, kerata
Ne diyeyim, böyle bakıyor hayata
Şair bir eşim, olsun isterdim
O hep okusun, ben onu dinlerdim
Yamandır ayrılık, olduğu zaman
Hele zamansız geldiği zaman
Yumruklar sıkılır, isyanlar başlar
Yalnızlık sineyi deldiği zaman.
Aman ayrılık, yaman ayrılık
Elem verir hasretin, sana özlem duyana
Korku verir heybetin, sana düşman olana
Ana olur şefkatin, sende dostluk bulana
Seni Erciyese benzetirim gülüm Erciyesi sana
Boynunda dar yaka, her mevsim, beyaz bir gömlek
Dişli birine çatmadı ki, itin soyu, mok
Çık hayvan pazarına, senden semizi yok
Zayıfa zulüm mübah da, güçlüye yardım hak
İlerde döt olursun da, şimdilik ya.ak
Anayın o olduğuna şahit gök kandil
Zor iş, bizde doğruları söylemek
Ya eşince onanmaz, ya ananca
Elzem olur! arada bir kaynamak
Kıskançlık krizleri boyunca
Zor iş, bizde doğruları söylemek
Ele gardaş, ele gardaş.
İşin düzen, hile gardaş.
Ne düşündün, gene gardaş.
Anlamadım seni gardaş.
Ele beni, ele beni.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!