1983 yılının temmuz ayında Ağrı'nın bir köyünde nefessiz ve çaresiz doğmuşum. Annemin deyişiyle ben de yanlışlıkla olmuşum ablam gibi. Şimdi bile güncel olan eski kafalıların toplandığı evde, annemi bir sağa bir sola çarpmışlar, boğazıma dolanmış kordonla birlikte de beni. Sonra babamın bir hışımla fabrikadan getirdiği ‘cankurtaran’ ile birlikte hastanedeki teknoloji ile tanışmış mosmor bedenim. Tenim ayrılmış annemin bedeninden,
lakin ruhum asla…
Annemin akrabası olan Tomris ebenin kucağına düşmüşüm ‘öldürdün çocuğu’ çığlıkları ile. ...
Musalla taşının soğukluğunu
hissetmeye başladığında ensende…
o hiç bitmeyecek sandığın ömrün, artık bitmiştir.
Daima mutlu etmeyi becerebildiysen
Solundaki Hakk’ın nurunu, şu et yığını bedende…
Yanlışlıkla da olsa çıkıyorsun atanın bedeninden
İlk önce yarışıyorsun milyonlarla
Zafer senin oldu mu?
Keyfini çıkarıyorsun anneni sömürmenin.
Doğdun mu yiyorsun kıçına şaplağı,
AĞLADIM İŞTE…!
Hasret kıyılarında kalbimi yıkadım
Geceler boğazıma tıkandı kaldı
Seni düşünmek kolay mı sandın…?
Saçlarımı dipten, yola yola ağladım…!
Fay hattın beynimin tam ortasından geçiyor.
Seni gördüğüm an depremler oluyor beynimde..
Anlamıyorum seni kim çıkardı karşıma zaman ikimizin artık
yalnızlık yokluğuma ağlıyor.
Tam zamanında yetiştin be Çayır Gözlüm
kalbimin artık atmak istemediği
Ben küçük bir damlayım
Bir okyanusun ortasında
Duramıyorum, akıyorum boyuna
Gürültülü olan uçsuz uzaklara..
Kapılmışım soğuk akıntıya
Hayat umursadıkça geliyor üstüne insanın
Bir dirhem çaresizlik alıveriyor bütün umutlarını...
Ama yılmadıkça umutlar,yıllandıkça yürek,söndürmedikçe yüreğindeki feri
Pişiriveriyor yalnızlığa gömülmüş kendini....
Ve insanoğlu;
Kek gibi anılıyor tarih boyu
Üç kıtada at koşup, yedi düvele meydan okuyan dedelerime selam olsun
Çatlasa bağrı şu tarihin neler dökülür kim bilir, ey kurbanlar ruhunuz şad olsun
Yüzyıllar tanıktır, tarih sana susamış, kâinat sessiz ve suskun
Üstü toprak, altı mukaddes kemik dolu bu topraklardan, ah bilseniz kimler döndü bozgun.
Zemheri yurdumun her köşesinden fışkırsa çıksa cengâverler meydana
Harcandım
Keşkelerle dolu bir zaman
Bir hayat ki ah… Bir ömür
Ey kâinat duyuyor musun?
İşte o an son noktaydı...!
İşte o andı kalbimin artık atmak istemediği o an,
bitti dediğin o an
cehennemle tanıştığım gündü.
Ne olduğunu bile anlamadığım
ölenin ardından, gözlerimden akan yaşların birbiri ile yarıştığı.
Hayat;
Evrenin faniliğini kendine yedirebildiğin kadar güzeldir..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!