Arkadaş
Ben özgürlüğün kanat telekleriyim
Uçmamı kendim sağlarım
Kendim aşarım yalçın dik kayaları
Kendi ayaklarımdır bastığım toprak
Sonra
Çalıya takılan tüy gibi
Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Devamını Oku
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gönül dostum; çok güzel şiir. Gönlüne sağlık. Kutlarım. Selamlar...
Çok güzel.
Kutluyorum sevgili Özbek.
Harikasınız
Çok güzeldi yüreğinize sağlık
Saygılar usta kaleminize.
Yeni yılınız kutlu olsun, nice nice mutlu yıllara...'
Karamanlı Âşık Çağlari
SEN BÖYLESİN
Desem ki
Havva ananın hainliğidir,
Seni bugün var eden;
Beni taşa tutarsın.
Desem ki
Havva Anamız
Yasaklara baş kaldıran ilk insan;
Desem ki
Ne insana, ne Allaha;
Ne de âdemin çamur olduğuna;
O bir tek şeye asi geldi;
Kula kulluğa Meleki Tavus’taki isyan.,
Beni lokma lokma yutarsın;
Götürüp,
Köle pazarında satarsın.
Desem ki
Boynuna madalya diye taktığın;
Adını şehirlere, sokaklara verdiğin;
Adına methiyeler düzdüğün;
Doğum, ölüm, bilmem ne yaptığı günü,
Hayırlarla, yortularla,
Adını salâvatlarla, bayramlarla andığın:
Yaşamında,
Hor, hakir gördüğün;
Yurdundan yuvasından sürdüğün;
Zindanlara attığın;
Yaşamı zehir zıkkım ettiğin;
Çarmıhlara gerip, çivilediğin;
O, asi,
O hain;
Desem ki onlar,
O günün sürüden ayrılan,
Asi güvercinleriydi.
Senin gibi zalime,
Senin zulmüne rağmen;
Kan içinde söylediğiyle,
Bu günün habercileriydi.
Desem ki onlar değişimin;
Onlar tekerleğin, elektiriğin;
Ve ışığın öncüleriydi.
Beni kör kuyulara atarsın.
İşte sen böylesin;
Bir kere olsu düşünmezsin.
Asarsın, kesersin.
Böyle işte,
Bu kadar senin erkekliğin.
Paşaya eğil, padişaha eğil,
Ama bu senin adam değilliğin.
Bir değil, beş değil;
Kaç kere denemiş eşekliğin.
Boş ver be güzel dost,
Ey sevgili;
Sana hain demişler;
Cahil, zırdeli;
Uslanmaz asi;
Ne olur sanki.
Hainler değil mi ki yapan
Bunca devrimi, değişimi;
Bak, şu meydanda ki heykel;
Bir zamanın haini,
Evveliyatın kısılmayan sesi,
Değil mi ki uslanmayan asisi?
Sen ki
Heybeye torbaya girmeyen;
Sen ki Kotlanmış,
Ismarlanmış yaşamlara isyan eden;
Sen ki
Korkuların içinden yürüyüp giden;
Alışılmışları, ezberleri hükümsüz kılan,
Tekrarları ters yüz eden;
İpe sapana gelmeyen sen;
Çula çuvala sığmayan sen;
Adam gibi adam,
Sapına kadar insan;
Torunun torbanın tutunduğu dalı.
Sen ki üretken;
Düzenin düzeltemediği;
Sen ki dökümlerin bozuk malı;
Sen ki cennetlere konulsa,
Kulluğun, kuralların asi çocuğu.
Sen ki Anadolu gibi,
Kısırlığa baş eğmeyen;
Değil Âdem’in,
Yedi kocanın zapt edemediği;
Tepeden tırnağa,
Baştan ayağa kadın;
Döl yatağında tohumlar çimlenen;
Sen ki
Dört mevsimi özgürce yaşayan;
Kolektif deliliklerin akıllısı;
Yağmadan, talandan geriye kalan.
Sen ki ilk asi, ilk deli.
Sen ki dünyalar güzeli,
Sen ki
Âdem’i dağlara düşüren sevgili.
Girme kalıpların içine;
Yeme, içme, giyme önerileni.
Aç kal, çıplak gez;
Susuzluktan yan, daha iyi.
Sen değil misin yaratan,
Arzı âlemde en güzeli?
Sen değil misin büyüten,
Yüreğinde en saf sevgiyi?
Sen ki rahminde büyüten,
En güzeli, en iyiyi.
Asi ol,
Günahkâr ol;
Ama kesmesin sesini
Korkuların efendisi.
Teslim almasın seni
Yaratılmışların iblisi.
Mahmut. NAZİK 04.05.2007 MERSİN
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta