Arkadaş
Ben özgürlüğün kanat telekleriyim
Uçmamı kendim sağlarım
Kendim aşarım yalçın dik kayaları
Kendi ayaklarımdır bastığım toprak
Sonra
Çalıya takılan tüy gibi
Öyle uydurma telek değil
Anadolu'nun tandırında pişmiş teleği
Yeline dokunsan can yakar
Ve sonra
Korkmuyorum küflenmiş fikirlerinden
Köşen ve bucağına borçlu değilim
Ne verecek hesabım vardır sana
Ne hesap vereceksem yitirecek bir şeyim
Ne de ağır aksak gidişatları
Kör gözüne sokmak için kaybedecek vaktim
Anatomimde senin gibi
Belleğimde ki beni, sadece ben
Ben temsil ediyorum
Kararlarımı kendi yetkimle alırım
Verecek kadar cesur
İzah edecek kadar akıllıyım
Ayırırım güneşi gölgesinden
Yakamozlara asarım
Savururum yıldızları kehkeşana
Bir başıma yaşarım
Yaşamımda hatalarımla ben yargılanırım
Sevaplarımdan en çok ben hoşnut olurum
Salt ben sorumluyum günahlarımdan
Huzurunda Tanrı'nın ben sorgulanırım
Bana sağlam dost gerek
Duvar gibi, taş gibi
Zelzele de bile, yıkılmamalı
Bana dost gerek adam gibi yani
Bendim en çok ezilen kadın olduğum için
Az mı harcandım gelin olurken
Ana oldum değişmedi yazgım
Bendim gölgenin kahrını çeken
Bil ki, tüm benliğimle
Anadolu ve tüm kadınların sesinde
Nasırlı ellerinde ben; alın yazılarında
Göz kenarlarında ki hayat çizgileri
Yüreklerinde ki yanıklarında ben
Sana Adem*
Sana henüz son sözümü söylemedim
Söylemedim henüz
Bir gün
Tarihin yok edemediği sayfalarla
Köhnemiş fikirlerinin ve eskimiş bedenin
Karşısında olursam, sakın şaşırma
Ve de hayat bu
İşin ucunda ölüm dur be kadın demezse
Yağmur dolu sellerimle
Özgürlüğe vurgun güneş ışınlarını
İnançlı gözlerle, direnç dolu
Kendi benliğinde kişilik dolu
Arıtılmış bir yaşamdan bir solukla
İçli bir türkünün ezgisinde
Senden es soracağım
Hazan olsa bile
özünde insanlığın kadınca yaşamak için
Kadınca, emeğiyle yüreğiyle kadın
Ve
Sevdalara inat kavgam için
Aslıma verilmiş sözüm var
Var olmak adına rahvan kısrak misali
Seni dividimle yazacak bahşedeceğim
* hayali isimdir
2006
Sevgili ÖzbekKayıt Tarihi : 29.9.2006 23:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kutluyorum sevgili Özbek.
Çok güzeldi yüreğinize sağlık
Saygılar usta kaleminize.
Yeni yılınız kutlu olsun, nice nice mutlu yıllara...'
Karamanlı Âşık Çağlari
SEN BÖYLESİN
Desem ki
Havva ananın hainliğidir,
Seni bugün var eden;
Beni taşa tutarsın.
Desem ki
Havva Anamız
Yasaklara baş kaldıran ilk insan;
Desem ki
Ne insana, ne Allaha;
Ne de âdemin çamur olduğuna;
O bir tek şeye asi geldi;
Kula kulluğa Meleki Tavus’taki isyan.,
Beni lokma lokma yutarsın;
Götürüp,
Köle pazarında satarsın.
Desem ki
Boynuna madalya diye taktığın;
Adını şehirlere, sokaklara verdiğin;
Adına methiyeler düzdüğün;
Doğum, ölüm, bilmem ne yaptığı günü,
Hayırlarla, yortularla,
Adını salâvatlarla, bayramlarla andığın:
Yaşamında,
Hor, hakir gördüğün;
Yurdundan yuvasından sürdüğün;
Zindanlara attığın;
Yaşamı zehir zıkkım ettiğin;
Çarmıhlara gerip, çivilediğin;
O, asi,
O hain;
Desem ki onlar,
O günün sürüden ayrılan,
Asi güvercinleriydi.
Senin gibi zalime,
Senin zulmüne rağmen;
Kan içinde söylediğiyle,
Bu günün habercileriydi.
Desem ki onlar değişimin;
Onlar tekerleğin, elektiriğin;
Ve ışığın öncüleriydi.
Beni kör kuyulara atarsın.
İşte sen böylesin;
Bir kere olsu düşünmezsin.
Asarsın, kesersin.
Böyle işte,
Bu kadar senin erkekliğin.
Paşaya eğil, padişaha eğil,
Ama bu senin adam değilliğin.
Bir değil, beş değil;
Kaç kere denemiş eşekliğin.
Boş ver be güzel dost,
Ey sevgili;
Sana hain demişler;
Cahil, zırdeli;
Uslanmaz asi;
Ne olur sanki.
Hainler değil mi ki yapan
Bunca devrimi, değişimi;
Bak, şu meydanda ki heykel;
Bir zamanın haini,
Evveliyatın kısılmayan sesi,
Değil mi ki uslanmayan asisi?
Sen ki
Heybeye torbaya girmeyen;
Sen ki Kotlanmış,
Ismarlanmış yaşamlara isyan eden;
Sen ki
Korkuların içinden yürüyüp giden;
Alışılmışları, ezberleri hükümsüz kılan,
Tekrarları ters yüz eden;
İpe sapana gelmeyen sen;
Çula çuvala sığmayan sen;
Adam gibi adam,
Sapına kadar insan;
Torunun torbanın tutunduğu dalı.
Sen ki üretken;
Düzenin düzeltemediği;
Sen ki dökümlerin bozuk malı;
Sen ki cennetlere konulsa,
Kulluğun, kuralların asi çocuğu.
Sen ki Anadolu gibi,
Kısırlığa baş eğmeyen;
Değil Âdem’in,
Yedi kocanın zapt edemediği;
Tepeden tırnağa,
Baştan ayağa kadın;
Döl yatağında tohumlar çimlenen;
Sen ki
Dört mevsimi özgürce yaşayan;
Kolektif deliliklerin akıllısı;
Yağmadan, talandan geriye kalan.
Sen ki ilk asi, ilk deli.
Sen ki dünyalar güzeli,
Sen ki
Âdem’i dağlara düşüren sevgili.
Girme kalıpların içine;
Yeme, içme, giyme önerileni.
Aç kal, çıplak gez;
Susuzluktan yan, daha iyi.
Sen değil misin yaratan,
Arzı âlemde en güzeli?
Sen değil misin büyüten,
Yüreğinde en saf sevgiyi?
Sen ki rahminde büyüten,
En güzeli, en iyiyi.
Asi ol,
Günahkâr ol;
Ama kesmesin sesini
Korkuların efendisi.
Teslim almasın seni
Yaratılmışların iblisi.
Mahmut. NAZİK 04.05.2007 MERSİN
TÜM YORUMLAR (4)