Günümüzden bir kaç yüzyıl ileri bir tarihte
yaşlı bir adam yaşıyordu evlerden birinde.
Can çekişiyordu, söylenmediğinde şakalaşıyordu
ölüme savaş açmış eski bir psikopattı.
Gençlik aşısını keşfettiği o eski günlerde
ölümsüzlük aşısı çok kişiyi kurtarmıştı.
Şimdi kendisine biri bakıyor bu virane
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
çok ilginç bir fikri şiire dökmüşsün akın...
ilk bölümde ölüme meydan okuyan adamın,azrail tarafından gözünde yaşla bizzat beslenmesi enteresan.
son bölimdeki soru ,cevap kadar ilginç olamaz sanırım..
kutlarım.
Azrail'e söz neden geçirilemediğini
düşünebiliriz birlikte.// düşünüldüğünde kazanan Azrail olur ve yanıttıda cevaplanmış olur..Sevgilerimle Akın..
'Aksayan bir şeyler mi var bir yerlerde?
Yoksa yanıt mı bizde? '
Düsünen düsündüren sair, yaniti saniyorum hepimizde, TEK'de...
Sevgilerimle.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta