Adam çarığını ters bağladı epey yol yürümüştü örselenen topuklarından kan sızmaya başlamıştı artık.
.On adımdır kendini izleyen iki küçük siyah gözü fark etmemişti..O bir kara karıncaydı..Öyle merakla adamı inceliyordu garip.. Onun bu biçare haliyle hala yürümeye uğraşmasına şaşırmıştı duraksız nefes nefese.. Hele bir bak beni adem, cılız bir ses meraklı Adam döndü ufacık bir karınca..Şaşaladı ne dersin ey biçare karınca izliyorum seni dedi karınca ..?
Şurdan beri on adımdır bakıyorum hala sürürsün yılgın ayaklarını menzile gideceğini bilmeden ..
Güldü adam üstelik bu çölden çıkmam için daha ne kadar gideceğimi bilmeden değilmi..
Karınca güldü bu ayaklarla bu kurumuş çatlak dudaklarla bu sıska bedenle sen bu çölü geçemezsinki..
Karınca biraz durumsadı benim dikkatimi çeken hala gözlerindeki ışık ve sendeki azim pes etmemek.
.Bu sendeki azimden bana da versene, ya da nereden aldın bende gidip alayım..Gülümsedi karıncacık ben biraz yürüsem yorulurum su ararım yiyecek nevale ararım dinelir kalırım yol gitmez ayaklarım..Ama sen aç bilaç hala önüne bakıyorsun ve yürüme gayretindesin...
Adam göğe baktı tek bir bulut yoktu ama onun umut vardı gözlerinin içinde bir kırıntı hala..
Dostum bu satın alınan bir şey değil ve herkesede verilmez buna YARATICIDAN umut kesmemek denir..
İşte o umutla yürüdüm ben.. Ne çöller, ne seraplar çıktı önüme bulursam su içtim vahada bulduğum küçük göllerden bükülüp yattım çöl fırtınalarında kırık bir hurma ağacının dibi sardı sarmaladı beni..
Gün oldu kaktüslerin dibindeki sudan nemalandım meyvesini yedim umudum kesildi ara ara..Gözleri doldu adamın doğru dedi sitem ettim küstüm bazen RABBİME ama ondan başka sığınacak kapım yoktu özür diledim yoluma devam ettim...Baktım hala yaşıyorum öldürmüyor canı veren direndim..
,Benim azmim bilki Azmi verende gizli aslında.
Karınca öyle dinliyordu soluksuz..Şimdi bak küçük karınca adama ALLAH yağdırmış parayı pulu yada kader diye izin vermiş yığmasına oda hasetle hırsla yığmışta yığmış parayı malı.
.Hiç ölmiyecekmiş gibi hırs olması bir adamda bu onun HAK şamarını birden yiyeceğini gösterir ani şamar yani..
Güldü adam o güldükçe çöl serinledi o güldükçe menzil göründü karşıda ..
Bak dedi yırtık çarıklarını gösterip karıncaya benim hiç bir şeyim yok ve ben bu dünyanın kalıcı olmadığını öğrendim rezillikle öğrendim hastalıkla öğrendim fakirlikle öğrendim insan sanılan zalimlerden öğrendim öğrettiler bana..Ve beni var eden izin verdi ..
Bende şamar yiyecek yanak kalmadı dostum bu yaşama azmi bu yürüme gayreti bu umut kırıntısı HAK tan geliyor bu gayret öğretilmez verilir.. Şimdi
sen git YARATICIYA derdini dök dert dökülecek sorulacak tek yer HAK kın dergahı...Adam ayaklarını sürüyerek yürümeye devam ederken küçük karınca sustu kaldı..
Kayıt Tarihi : 19.9.2024 09:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam saygı ve tebriklerimi sunuyorum Belgin Hanım....
İbret alan karıncadan bile ilham alır almayana bütün alem ters şair..
"Sürünerek"
Çile çekerek!
Karınca o tür yaşamın imgesidir zaten...
Birinin diğerine anlatıkları
Ve yaşadıkları;
"Azmin", dayanmanın kaynağını işaret ediyor...
O da Yaradan...
İbretlikti
Tebrikler Belgin Hanım...
Teşekkürler yorum için şair dost.
TÜM YORUMLAR (4)