Biriktirirdi aşıkların gözyaşlarını
Ve demliğinde kurumuş kan pıhtısını
Umursamadan kaç can yaktığını
Ateşe koyar, bekler mazisinin kaynamasını
Elinden nazikçe bırakınca bardağını
İçinden kılıç gibi çeker çay kaşığını
Mazisinin tek tek yudumlar kanını
Ateşi aşk, demi insan olan çayını
Zaman gelir sallanır kalbinin zarları
Atamadan meydana, kaybeder kumarı
Sevgi için kırılmıştı, aşk kitabının uçları
Mutluluk için çizilmişti, aşķ tabloları
Ve...
Bir adam gelir, çatlatıverir zarları ikiye
İkiden dört çıkar, oluverir cihar-ı heftiye
Şaire ise,
Aşk gece olur, bazı bulutlara gizlenir
Göğe diker gözlerini, yeryüzündeki bu esir
Erken getirirdi akşamı
Başına toplardı kara bulutlarını
Pusuya yatarak gizler ay ışığını
Sırtına indiriverir Şahika kırbacını
Susmak sana yakışmaz, konuş
Gürle! Bu suskunun ruhuyla boğuş
Elde mi? Kader! Ölüm ise yok oluş.
Dilinle cehenneme iterken şairini
Şimdi çık kara pusun içinden
Gülerek geç mezarımın üzerinden
Sana aşıklar kabristanı içerisinden
Duyar elbet Tanrı, birinin ahını
Yunus Hüseyni
Kayıt Tarihi : 14.2.2025 22:36:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!