Adam gibi adam olmak varken yaşayan toplumumuzda
Koparmayın dalından kurumasın elinizde çiçekler
Bırakın evladını anasına kokusunu içine çekerken
Kollarında güven içinde yüreğinde mutluluk güzeldir
Adam gibi adam olmak bir değerdir
Çocuk kız oğlan ve gence zarar veren
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Yorum yazan dostların yüreğine sağlık,çok teşekkür ediyorum.Saygılarımı sunuyorum.
Koparmayın dalındaki gonca günca renk renk gülleri
Yazıktır günahtır ağlatmayın yakmayın annenizi ve anneleri
Zulümdür söndürmeyin ocakları yarına olan aşkı ve umutları
Adam gibi adam olmak varken yaşayan toplumumuzda
....
DUYARLI YÜREĞİNİZ,ÇOK GÜZEL BİR KONUYU İŞLEMİŞ KUTLARIM ŞAİR.yuvasız kuş
Sev kardeşim sana yasak koyan mı var
İşte kardeşim barış kilit vuran mı var
Dünyayı kucakla kardeşim seni tutan mı var
Mutlu ol huzurla dol sana engel olan mı var
SENEM HANIM ŞİİRİ OKUYNCA ATATÜRKÜN SÖZÜ AKLIMA GELDİ (BİR MİLLETİM İKİ DALINDAN BİRİSİ KADINLARDIR BU DALIN BİR UCUNU YEREEÇAKARSANIZ D,ĞERDALINI UÇURAMAZSINIZ) DEMİŞTİ KADINI HAKİRGÖREN ERKEK ZİHNİYETİ BU OLURSA MİLLET ZÜLOLMAYA MAHKUMDUR ŞİİRİ VE DUYARLI YÜREĞİ KUTLUYORUM
Başkasının anasın abacısına kızna saldıranlar önce bir empatiyapmayı bilseler benim yaptığımi birsi benim anama bacıma kardeşimeyapsa hangiüznüntüyü duyarım hangiacıyı yaşarım diyebilse bu ahlaksızlıklar olmaz bu işin birnci yönü bunu insnaın yapabilmesi için eğitim önemli
ikinci husus türkiyed oy uğruna bir kutuplaşma yıllardır pompalalandı siyasi partiyandaşları adeta karşısınd aki kendisi gibi düşünmeyeni bşr rakp olara değilde bir düşman olarak görmeye başladı brisi birsine bir kötülüğk yapınca vah denmiyor oh deniyor buşartlarda şiride ki güzel temaya iştirak edecek fert sayızı sa az oluyor senem hanım şiir ve duyarlı yğreğiniz kutluyırum insnalığı çağıran merhamete davet eden önermelerle dılu harika bir şiir kutlarım
Senem hanımefendi. Kardeşim
Şiirinizin Her kelimesine her cümlesine katılıyorum. Altına kanımla imza atarım. Tek bir kelimesine katılmıyorum.O ruh halinde olan, o zihniyeti taşıyan soysuz adi pisliklere SIĞIR DEMENİZE KATILMIYORUM. Onlar lağım faresi dahil hiç bir hayvana benzeyemez.Benzetilen hayvana hakaret olur.Kendinden güçsüz bir insana bir kadına reva görülen her türlü şiddet acizlerin işidir.Ben o katledilen yavrunun ismini her işittikçe göz yaşlarıma hakim olamıyorum. İnanırmısınız Ben o sapıklar için idam geri gelsin diye bir çağrıda bulundum Kendisini adam zanneden dengesiz iki kişi o pislikleri savundu. Onlara dedimki namusu kirletilip katledilen sizin kızınız olsaydı ne yapardınız buna cevap veremediler.Değerli kardeşim. Duyarlı yüreğine sağlık.O yüreği şiiri ve sizi en kalbi duygularımla tebrik ediyorum. Şiirinizi listeme alıyorum
İnsanlıktan nasibsizlere ne anlata bilirsin ki adam olmak herkesinde beceremediği bir olgu bu devirde...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta